İklim değişikliğinin etkileri ve Avrupa Birliği'nin “Yeşil Mutabakat” kapsamında yürürlüğe koyacağı “karbon vergisi” gibi reel sektörden başlayarak tüm kesimleri etkileyecek sürecin ele alınacağı “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi”ne öncülük eden Ankara Ticaret Odası (ATO), Başkent üniversitelerinden tam destek aldı. Zirve hakkında bilgi veren ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, “İklim değişikliği, ticaretimizin, sanayimizin, şehrimizin, ülkemizin, çocuklarımızın, kısacası tüm geleceğimizin konusu. Geleceğimizi ilgilendiren bir konuda bilim yuvası üniversitelerimizin katkısı çok önemli” dedi.

Ankara Ticaret Odası'nın öncülüğünde 30-31 Mart tarihlerinde ATO Congresium'da gerçekleştirilecek “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi” hazırlık toplantısı, ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran ile ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi (AKK) Başkanı Halil İbrahim Yılmaz'ın ev sahipliğinde Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız ile Ankara'da bulunan üniversitelerin rektör, rektör yardımcısı ve temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. ATO Duatepe Hizmet Binası'nda gerçekleşen toplantının açılışında konuşan ATO Başkanı Baran, iklim değişikliği ve etkilerinin son dönemde insanlığın gündeminin ilk sırasında yer aldığını hatırlatarak, Paris İklim Anlaşması'nı onaylamasıyla birlikte sera gazı emisyonlarını azaltmak için bir dönüşüm sürecine giren Türkiye'nin Avrupa Birliği'nin de iklim değişikliğiyle ilgili devreye aldığı Yeşil Mutabakat çerçevesinde “Sınırda Karbon Düzenlemesi” nedeniyle “Karbon Vergisi” ödemek durumunda kalacağını anlattı.

Yıllık 2 milyon avro karbon vergisi ödenecek

Türkiye'nin ihracatının yaklaşık yarısını Avrupa Birliği ülkelerine gerçekleştirdiğini kaydeden Baran, “Kirleten öder mantığıyla hayata geçirilecek karbon vergisi, AB'ye ihracat yapan reel sektörümüz başta olmak üzere onların tedarikçilerini, üreticilerini kısacası tüm ülkemizi yakından ilgilendiriyor. Sınırda karbon düzenlemesi nedeniyle AB'ye yapacağımız ihracat için yıllık 2 milyar avro karbon vergisi ödemek zorunda kalacağız. Bu da küresel rekabette karşılaştığımız zorluklara yenilerinin eklenmesi anlamına geliyor” dedi.

İklim değişikliği konusunun ticareti, sanayiyi etkilediğini belirten Baran, “Sadece bu kesimleri değil, şehrimizin, ülkemizin, çocuklarımızın kısacası tüm geleceğimizin konusu. Geleceğimizi ilgilendiren bir konuda bilim yuvası üniversitelerimizin katkısı çok önemli” dedi.

Sürece hazırlanmanın önemine dikkat çeken Baran, “Yeşil dönüşümü sağlayacak ekonomik, sosyal politikaları belirleyip uygulamaya koymamız gerekiyor” diye konuştu.

“Küresel ekonomiden 23 trilyon dolar eriyecek”

Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız da, küresel ısınmanın ve iklim değişikliğinin etkilerinin her geçen gün daha da derinden hissedildiğini belirterek, iklim krizinin ekonomik maliyetinin trilyon dolarlarla ölçüldüğünü söyledi. Altunyaldız, “Tahminler küresel ısınmadaki gidişatın devam etmesi durumunda kümülatif ekonomik maliyetin 10 trilyon dolara ulaşacağı yönünde. İklim değişikliği küresel gelirden de alıp götürüyor. Gidişatın 2050'ye kadar devam etmesi halinde küresel gelir yüzde 15 ila yüzde 20 azalırken, Asya ülkelerinin ekonomik büyüklüğünün de yüzde 29 azalacağı öngörülüyor. İklim değişikliğine dur diyemezsek 2050'ye kadar küresel ekonomiden 23 trilyon dolar eriyip gidecek” dedi.

Dünyayı tehdit eden iklim değişikliği ve küresel ısınmanın herkesi etkilediğini ve önlem almanın ihtiyaç olduğunu anlatan Altunyaldız, “Geri dönülemez sonuçlardan önce acil adımlar ile iklim değişikliğinin kontrol altına alınması gerekiyor. Çözüme giden yol sorunun doğru ve etkili bir şekilde tespitinden geçer. Binlerce bitki ve hayvan türünü yok olma tehlikesi ile karşı karşıya bırakan, milyonlarca insanın açlık, susuzluk, kıtlık ve göç tehdidiyle karşı karşıya kalmasına sebep olan, ekonomik maliyeti trilyon dolarlarla ölçülen, iklim değişikliğinin sorumluluklarının doğru bir şekilde çizilmesi çok önemli” dedi.

Tüm dünyanın hızlı ve derinden bir dönüşüm sürecinin tam ortasında olduğunu kaydeden Altunyaldız, yeşil dönüşüm sürecinde geleneksel yaklaşımların yerini yenilikçi ve girişimci teknolojilerle, ezber bozan çözümler ve kapsayıcı karar alma süreçlerine bıraktığını söyledi. Altunyaldız, “Yeniliklerin ışığında kökten değişen bu oyun, ülkemizin önüne tarihi bir fırsat sunuyor. Ülkemiz, küresel yeşil dönüşüm ve sürdürülebilir kalkınma süreciyle birlikte Sayın Cumhurbaşkanımızın işaret ettikleri ‘yeşil kalkınma devrimi' vizyonuyla ticarette, enerjide, sanayide ve üretim süreçlerinde, yatırımlarda ve daha birçok alanda köklü bir dönüşüm potansiyeli ile yeni dönemin en önemli üretim merkezi adayı” diye konuştu.

Altunyaldız, düzenlenecek zirvenin ülke ve kent ekonomisine katkı sağlayacağını dile getirerek, “Ankara Ticaret Odası'nın inisiyatif alarak rekabetçi gücümüzü artırmak amacıyla öncü bir adım olarak attığı EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi'ne yönelik özverili çalışmalarının da beni ziyadesiyle mutlu ettiğini sizlerle paylaşmak isterim” dedi.

“Zirve, dünyada ses getirecek”

ATO Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi (AKK) Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, iklim değişikliği konusunun dünyada 1971 yılından itibaren gündemde olduğunu dile getirerek, “Türkiye, geç kalmasına rağmen bu konuda sanayileşmiş ülkeler kadar sorumlu değil. Türkiye hızlı bir şekilde karar aldı ve tüm partilerin oy birliği ile Paris İklim Anlaşması'nı imzaladı. Ayrıca İklim Bakanlığı'nı Çevre Bakanlığı'na ekleyerek bünyesine ‘iklimi' alan olan az sayıda ülkeden birisi olduk” dedi.

Ankara'nın yüzde 1'lik dilimle öğrenci alan üniversiteleri bulunan, 307 bin üniversite öğrencisi ile 2 milyon üniversite mezununun yaşadığı, doktora derecesi almış 50 bin kişinin yaşadığı bir kent olduğunu belirten Yılmaz, “Akademi himayesi olmadan uluslararası bir zirve düşünülemez. Bütün paydaşlarla beraber katılımcı bir kültürle 22 üniversitemizin kadrolarıyla beraber kentin tamamının eşit şekilde temsil edildiği bir zirvenin dünyada da ses getireceğini ön görüyoruz. Zirvede ilk iklim fuarını gerçekleştirerek, sosyal farkındalığı artıracak ve kentte ortak bir dil oluşturacağız” diye konuştu.

Üniversitelerden zirveye tam destek

Açılış konuşmalarının ve zirvenin tanıtım filminin ardından üniversite rektörleri söz aldı. Ortadoğu Teknik Üniversitesi Rektörü Verşan Kök, "ODTÜ'de iklim değişikliğine yönelik yaptığımız tüm çalışmaları tek bir merkez altında toplamak için ODTÜ İklim adında bir merkez oluşturduk. Şu an devam etmekte olan 16 tane Avrupa Birliği projemiz var. ODTÜ olarak Türkiye'de ilk defa iklim ve iklim değişikliği konusunda oluşturulan Ufuk 2020 PONDERFUL konsorsiyumunun da bir parçası olduk. Tüm bu birikimimizle zirvedeki panellere akademik alandan konuşmacılarla destek vermek isteriz" dedi.

Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Haberal, "Gençlerden başlayarak iklim bilincini aşılamalıyız. Şu an bize bırakılan mirası yiyoruz. Kendi kampüsümüzde faaliyete geçirdiğimiz yenilenebilir enerji kullanımıyla bunu pekiştirmeye çalışıyoruz. İklim konusunda akademik çalışmalar yürüten kadromuzla Ticaret Odamızın yanındayız, ne görev verirseniz yapmaya hazırız" diye konuştu.

TED Üniversitesi Rektör Vekili İhsan Sabuncuoğlu, "TED Üniversitesi olarak küresel düşünen bir üniversite olarak bu projenin içerisinde aktif bir şekilde yer almak istiyor, bunu bir fırsat olarak görüyoruz. Her türlü bilgi ve birikimimizle, öğrencilerimizle destek sağlayacağız. Çünkü bu bizim üniversite olarak vizyonumuzun bir parçası" dedi.

Ankara Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Demir, "Bilim Üniversitesi olarak çevre ve iklim değişikliği konusundaki çalışmalarımızın hepsini paydaşlarımızla birlikte yürütmek arzusundayız. İklim konusunda hedeflenen farkındalığı oluşturmak için akademik alanda yürüttüğümüz tüm çalışmalarımızın zirvede tezahür etmesini istiyoruz" dişe konuştu.

Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşen Apaydın, "Üniversite olarak güçlü birer ziraat ve veterinerlik fakültelerimiz bulunmakta. Fakültelerde ısınma stresiyle iş gücünün nasıl etkilendiğini gösteren çalışmalarımızda sürdürüyor, aynı zamanda iklim değişikliğiyle ilgili dersleri de işleyerek öğrencileri konuyla ilgili besliyoruz. Devam etmekte olan AB projelerimizle birlikte öğrenciler, akademisyenler ve projelerimizle çok boyutlu bir şekilde zirvede destek vermeye hazırız" ifadelerini kullandı.

Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ramazan Bayırdır, "Zirvede üç şekilde yer alarak destekte bulunmayı amaçlıyoruz. İlk olarak öğrencilerimizin oluşturduğu topluluklarla, yürüttükleri akademik çalışmalarla öğretim üyelerimizle ve kurum olarak çıkardığımız bilimsel dergiler aracılığıyla destekte bulunmaktan memnuniyet duyarız" dedi.

Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tahsin Çağrı Şişman ise şunları söyledi:

"Üniversite olarak uzay ve havacılık alanında yürüttüğümüz incelemelerde edinilen uydu bazlı uzay kaynaklı verilerle, akademisyenlerimizin proje ve çalışmalarıyla iklim temelli farkındalığı artırmak için her türlü desteği vermeye hazırız."

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Şereflikoçhisar Meslek Yüksek Okulu Müdürü Doç. Dr. Ahmet Sarıtaş, "2018 yılında üniversitemiz bünyesinde kurulan Ekolojik Araştırmalar Merkezi'nin iklim ve iklim değişikliğine yönelik yaptığı çalışmalar ve öğrenci birliklerimizle zirvede yer alarak her alanda katkı sunmak isteriz" dedi.

Toplantıya Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hacı Bektaş-ı Veli Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Orhan Kurtoğlu, Atılım Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Serkan Eryılmaz, Ankara Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Seher Bulut, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şefika Şule Erçetin, Lokman Hekim Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metin Yıldırımkaya, Ostim Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Serdar Müldür, TED Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İhsan Sabuncuoğlu, Yüksek İhtisas Üniversitesi'nden Dr. Öğr. Üyesi Sevan Çetin Özbek, Bilkent Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Tuncay İbiş, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Onur Genç, Ankara Bilim Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Cemalettin Kömürcü, Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feride Bahar Işın da katıldı. Toplantıda ayrıca ATO Meclis Başkan Yardımcısı Vecdet Fehmi Şendil, ATO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi M. Ülkü Karakuş ile Yönetim Kurulu Üyesi Nuh Acar da yer aldı.