vip
Yıldırım Belediyesi
Yıldırım Belediyesi

Aytac: Kesintisiz enerjinin hayati rolü 2020’de daha iyi anlaşıldı

Sektörel 21.12.2020 - 12:04, Güncelleme: 14.04.2021 - 16:59 2854+ kez okundu.
 

Aytac: Kesintisiz enerjinin hayati rolü 2020’de daha iyi anlaşıldı

Karantina süreçlerinin yoğun yaşanması ise kesintisiz enerji anlayışının hayati rolünü ortaya çıkardı

Limak Enerji Uludağ Elektrik Genel Müdürü Ali Erman Aytac, 2020 yılının tüm sektörler için ana gündem maddesinin “sağlık” olduğuna işaret ederek, “Karantina süreçlerinin yoğun yaşanması ise kesintisiz enerji anlayışının hayati rolünü ortaya çıkardı” değerlendirmesinde bulundu.   Enerji sektörünün salgın nedeniyle oluşan ekonomik daralmanın yaşandığı 2020 yılını Ekosektör Gazetesi’ne değerlendiren Aytaç, 2021’in ekonomik sıkıntıların minimuma ineceği bir yıl olacağı umudunu taşıdıklarını belirtti. 2020 yılında sağlık önlemlerinin tüm sektörlerde olduğu gibi enerji sektörünün de ilk gündem maddesi olduğuna işaret eden Aytaç, “Hem müşteri hem çalışan sağlığını korumak için çeşitli aksiyonlar alındı. Karantina süreçlerinin yoğun yaşanması ise kesintisiz enerji anlayışının hayati rolünü ortaya çıkardı” dedi. Ali Erman Aytaç ile gerçekleştirdiğimiz röportaj şöyle:          1) Enerji sektörünün 2020 yılı sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu sene tüm dünyada etkili olan ve iş süreçlerinde keskin bir değişim yaşamamıza neden olan pandemi ile karşı karşıya kaldık. Bu süreç, enerjinin önemini bir kez daha bizlere gösterirken, özellikle pandemi başlangıcında enerji tüketim seviyelerinde yaşanan düşüşler, sanayi ve ticarethane grubundaki kullanıcıların faaliyetlerindeki yavaşlamalar, sektörün ivmesinde dalgalanmalara neden oldu. Ocak ve Şubat aylarında geçtiğimiz yılları aşan bir enerji tüketim eğrisi gözlemliyorken, Mart ayında ülkemizde ilk vakanın çıkmasıyla beraber enerji tüketim eğrisinde de değişimler yaşandı ve sanayi, ticarethane ağırlıklı enerji tüketim artışının hanelere doğru meyil etmeye başladığını gördük. İdari kararların alınması, işletmelerin faaliyetlerine geçici olarak ara vermesi, eğitimin ve çalışma hayatının uzaktan idame ettirilmesi ile beraber, hayatlarımız da elektrik tüketim alışkanlıklarımız da değişti. Nisan ve Mayıs aylarında pandeminin etkisini yoğun şekilde hissettik. Bu aylarda hanelerde enerji tüketiminde yüzde 15-16’lar mertebesinde artış olurken; ticarethane ve sanayi abonelerinin enerji tüketimlerinde yüzde 30’lar seviyesinde bir düşüş yaşandı. İkinci çeyrekte gerçekleşen düşük tüketime rağmen, Haziran ayında başlayan yeni normal dönemle beraber 2020 yılı elektrik tüketiminin hem Türkiye’de hem de Güney Marmara’da 2019 yılını yakalamış olmasını bekliyoruz. Diğer yandan pandemi sürecinde enerji kullanıcılarının alışkanlıklarında da değişimler gerçekleşti. Kullanıcılar bu dönemle beraber artık fiziki kanallara değil daha çok dijital kanallara rağbet göstermeye başladılar. Sağlık önlemleri de tüm sektörlerde olduğu gibi enerji sektörünün gündeminde oldu. Hem müşteri hem çalışan sağlığını korumak için çeşitli aksiyonlar alındı. Karantina süreçlerinin yoğun yaşanması ise kesintisiz enerji anlayışının hayati rolünü ortaya çıkardı.    2) Sektörün 2021 yılı beklentilerine dair görüşleriniz nelerdir?   2020 yılı için son kaynak tarifesinin 10 milyon kWh seviyesinden 7 milyon kWh’a inmesi, serbest tüketici limitinin 1600 kWh’tan 1400 kWh’a düşmesi sebebiyle pazarın genişlemesi söz konusuydu. Bu süreç ile birlikte müşterilerimiz, mevcut tarifelerin altındaki fiyatlardan yararlanmaya başladılar. Serbest tüketici pazarının da genişlemesiyle birlikte artık sadece hizmet bölgemize değil, Türkiye’nin 81 iline enerji satışı gerçekleştirir hale geldik. Gelecek yılda da portföyümüzü daha da büyüterek, ülkemizin dört bir yanında hizmet vermeye devam edeceğiz. Yine pandeminin hayatımızda önemini daha da fark ettirdiği dijital ve temassız kanalların kullanımı bu yıl içerisinde ciddi oranlarda arttı. Bu kanallar gelecek yıllarda da kullanıcıların yoğun tercihi olacak ve dijital işlem hacimlerimiz artmaya devam edecek. Bulunduğumuz yıl içerisinde yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiminde rekor seviyelere erişilmişti, önümüzdeki yıl da bu konuda rekorlar gelmeye devam edecek. Bu yıl içinde keşfi yapılan Sakarya Gaz Sahasındaki rezerv ve önümüzdeki yıllarda yapılacak olan yeni araştırmalar, Türkiye’nin dışa bağımlılığı konusunda hem iktisadi hem de arz güvenliği açısından büyük önem taşıyacak. YETA (Yeşil Tarife) yine 2020 yılında hayatımıza giren bir kavramdı. Bu konuda duyarlılığın artarak, keşfedilen doğal gaz sahamız, inşaatı devam eden nükleer santralimiz ve yerli ve yenilenebilir kaynakların etkin kullanımı ile birlikte enerjide daha çok yerlileşme ve millileşme adımlarının atıldığını göreceğiz.    3) Bursa’nın yenilenebilir enerji yatırımlarına uygun olduğunu düşünüyor musunuz? Neden? Bursa, yenilenebilir kaynaklar açısından oldukça verimli bir coğrafyaya sahip. Bursa’da şu an için baktığımızda 2837 MW enerji kapasitemiz bulunuyor. 350 MW seviyesinde yenilenebilir santrallerden oluşan bir portföy var. Bu portföyün artması için elverişli coğrafi koşullara sahibiz. Gelecek yıllarda da Bursa’da özellikle çatı tip GES uygulamaları ile beraber güneş enerjisinin yerinde üretimdeki payının artacağını düşünüyoruz.  4) Yerli ve milli enerji hususunda görüşleriniz ve beklentileriniz nelerdir?   Bizler Limak Enerji olarak, hidroelektrik santralleri alanında en büyük enerji gruplarından biriyiz ve bu anlamda Türkiye’de ilk üç enerji şirketinin içerisinde yer alıyoruz. Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı anlamında şirketimiz önemli yatırımlara imza atarak, temiz enerji üretimi sağlamaya devam ediyor.  Yenilenebilir enerjinin yanı sıra yine milli bir kaynağımız olan kömürden üretim yapan bir portföyü yönetiyoruz. Sahip olduğumuz hidroelektrik, jeotermal ve güneş santrallerimiz dışında doğal gaz ve kömür santrallerimiz dahil 3 bin MW'lık bir portföyü yönetiyoruz. Çevre konusunda oldukça hassas bir şirketiz. Milli Enerji ve Maden Politikamız da yerli ve yenilenebilir enerji konusunda güçlü bir vizyon sunuyor. Enerji alanında gerçekleştirilen yatırımlar ve sürdürülen politikalar ile birlikte Türkiye’nin hem iletim hem de dağıtım altyapısı oldukça gelişti. Elektrik kurulu gücünde bu yıl itibarı ile 93 bin MW seviyesini gördük ki, bu gücün yüzde 50’si yenilenebilir enerjinin payı oldu. YEKA ve AR-GE teşvik ve yatırımları ve yerli üretim sayesinde yenilenebilir enerji alanında ciddi ilerlemeler sağlandı. Yine nükleer teknoloji ve başarılı bir şekilde yürütülen petrol ve doğal gaz arama çalışmaları yerlileşme ve millileşme anlamında en önemli stratejilerden oldu. Bu çalışmalar, cari açığın düşürülerek dışa bağımlılığın azalmasına katkı sağlarken, güçlü bir ekonominin de göstergesi oldular. Tüm bu adımlara ek olarak tedarik altyapısının daha da geliştirilmesi adına atılacak adımlar, enerji piyasalarını daha öngörülebilir bir hale getirecektir.
Karantina süreçlerinin yoğun yaşanması ise kesintisiz enerji anlayışının hayati rolünü ortaya çıkardı
Limak Enerji Uludağ Elektrik Genel Müdürü Ali Erman Aytac, 2020 yılının tüm sektörler için ana gündem maddesinin “sağlık” olduğuna işaret ederek, “Karantina süreçlerinin yoğun yaşanması ise kesintisiz enerji anlayışının hayati rolünü ortaya çıkardı” değerlendirmesinde bulundu.
 
Enerji sektörünün salgın nedeniyle oluşan ekonomik daralmanın yaşandığı 2020 yılını Ekosektör Gazetesi’ne değerlendiren Aytaç, 2021’in ekonomik sıkıntıların minimuma ineceği bir yıl olacağı umudunu taşıdıklarını belirtti. 2020 yılında sağlık önlemlerinin tüm sektörlerde olduğu gibi enerji sektörünün de ilk gündem maddesi olduğuna işaret eden Aytaç, “Hem müşteri hem çalışan sağlığını korumak için çeşitli aksiyonlar alındı. Karantina süreçlerinin yoğun yaşanması ise kesintisiz enerji anlayışının hayati rolünü ortaya çıkardı” dedi. Ali Erman Aytaç ile gerçekleştirdiğimiz röportaj şöyle:   
 
 
 
1) Enerji sektörünün 2020 yılı sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu sene tüm dünyada etkili olan ve iş süreçlerinde keskin bir değişim yaşamamıza neden olan pandemi ile karşı karşıya kaldık. Bu süreç, enerjinin önemini bir kez daha bizlere gösterirken, özellikle pandemi başlangıcında enerji tüketim seviyelerinde yaşanan düşüşler, sanayi ve ticarethane grubundaki kullanıcıların faaliyetlerindeki yavaşlamalar, sektörün ivmesinde dalgalanmalara neden oldu. Ocak ve Şubat aylarında geçtiğimiz yılları aşan bir enerji tüketim eğrisi gözlemliyorken, Mart ayında ülkemizde ilk vakanın çıkmasıyla beraber enerji tüketim eğrisinde de değişimler yaşandı ve sanayi, ticarethane ağırlıklı enerji tüketim artışının hanelere doğru meyil etmeye başladığını gördük. İdari kararların alınması, işletmelerin faaliyetlerine geçici olarak ara vermesi, eğitimin ve çalışma hayatının uzaktan idame ettirilmesi ile beraber, hayatlarımız da elektrik tüketim alışkanlıklarımız da değişti. Nisan ve Mayıs aylarında pandeminin etkisini yoğun şekilde hissettik. Bu aylarda hanelerde enerji tüketiminde yüzde 15-16’lar mertebesinde artış olurken; ticarethane ve sanayi abonelerinin enerji tüketimlerinde yüzde 30’lar seviyesinde bir düşüş yaşandı. İkinci çeyrekte gerçekleşen düşük tüketime rağmen, Haziran ayında başlayan yeni normal dönemle beraber 2020 yılı elektrik tüketiminin hem Türkiye’de hem de Güney Marmara’da 2019 yılını yakalamış olmasını bekliyoruz. Diğer yandan pandemi sürecinde enerji kullanıcılarının alışkanlıklarında da değişimler gerçekleşti. Kullanıcılar bu dönemle beraber artık fiziki kanallara değil daha çok dijital kanallara rağbet göstermeye başladılar. Sağlık önlemleri de tüm sektörlerde olduğu gibi enerji sektörünün gündeminde oldu. Hem müşteri hem çalışan sağlığını korumak için çeşitli aksiyonlar alındı. Karantina süreçlerinin yoğun yaşanması ise kesintisiz enerji anlayışının hayati rolünü ortaya çıkardı. 
 
2) Sektörün 2021 yılı beklentilerine dair görüşleriniz nelerdir?
 
2020 yılı için son kaynak tarifesinin 10 milyon kWh seviyesinden 7 milyon kWh’a inmesi, serbest tüketici limitinin 1600 kWh’tan 1400 kWh’a düşmesi sebebiyle pazarın genişlemesi söz konusuydu. Bu süreç ile birlikte müşterilerimiz, mevcut tarifelerin altındaki fiyatlardan yararlanmaya başladılar. Serbest tüketici pazarının da genişlemesiyle birlikte artık sadece hizmet bölgemize değil, Türkiye’nin 81 iline enerji satışı gerçekleştirir hale geldik. Gelecek yılda da portföyümüzü daha da büyüterek, ülkemizin dört bir yanında hizmet vermeye devam edeceğiz. Yine pandeminin hayatımızda önemini daha da fark ettirdiği dijital ve temassız kanalların kullanımı bu yıl içerisinde ciddi oranlarda arttı. Bu kanallar gelecek yıllarda da kullanıcıların yoğun tercihi olacak ve dijital işlem hacimlerimiz artmaya devam edecek. Bulunduğumuz yıl içerisinde yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiminde rekor seviyelere erişilmişti, önümüzdeki yıl da bu konuda rekorlar gelmeye devam edecek. Bu yıl içinde keşfi yapılan Sakarya Gaz Sahasındaki rezerv ve önümüzdeki yıllarda yapılacak olan yeni araştırmalar, Türkiye’nin dışa bağımlılığı konusunda hem iktisadi hem de arz güvenliği açısından büyük önem taşıyacak. YETA (Yeşil Tarife) yine 2020 yılında hayatımıza giren bir kavramdı. Bu konuda duyarlılığın artarak, keşfedilen doğal gaz sahamız, inşaatı devam eden nükleer santralimiz ve yerli ve yenilenebilir kaynakların etkin kullanımı ile birlikte enerjide daha çok yerlileşme ve millileşme adımlarının atıldığını göreceğiz. 
 
3) Bursa’nın yenilenebilir enerji yatırımlarına uygun olduğunu düşünüyor musunuz? Neden?
Bursa, yenilenebilir kaynaklar açısından oldukça verimli bir coğrafyaya sahip. Bursa’da şu an için baktığımızda 2837 MW enerji kapasitemiz bulunuyor. 350 MW seviyesinde yenilenebilir santrallerden oluşan bir portföy var. Bu portföyün artması için elverişli coğrafi koşullara sahibiz. Gelecek yıllarda da Bursa’da özellikle çatı tip GES uygulamaları ile beraber güneş enerjisinin yerinde üretimdeki payının artacağını düşünüyoruz. 
4) Yerli ve milli enerji hususunda görüşleriniz ve beklentileriniz nelerdir?  
Bizler Limak Enerji olarak, hidroelektrik santralleri alanında en büyük enerji gruplarından biriyiz ve bu anlamda Türkiye’de ilk üç enerji şirketinin içerisinde yer alıyoruz. Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı anlamında şirketimiz önemli yatırımlara imza atarak, temiz enerji üretimi sağlamaya devam ediyor.  Yenilenebilir enerjinin yanı sıra yine milli bir kaynağımız olan kömürden üretim yapan bir portföyü yönetiyoruz. Sahip olduğumuz hidroelektrik, jeotermal ve güneş santrallerimiz dışında doğal gaz ve kömür santrallerimiz dahil 3 bin MW'lık bir portföyü yönetiyoruz. Çevre konusunda oldukça hassas bir şirketiz. Milli Enerji ve Maden Politikamız da yerli ve yenilenebilir enerji konusunda güçlü bir vizyon sunuyor. Enerji alanında gerçekleştirilen yatırımlar ve sürdürülen politikalar ile birlikte Türkiye’nin hem iletim hem de dağıtım altyapısı oldukça gelişti. Elektrik kurulu gücünde bu yıl itibarı ile 93 bin MW seviyesini gördük ki, bu gücün yüzde 50’si yenilenebilir enerjinin payı oldu. YEKA ve AR-GE teşvik ve yatırımları ve yerli üretim sayesinde yenilenebilir enerji alanında ciddi ilerlemeler sağlandı. Yine nükleer teknoloji ve başarılı bir şekilde yürütülen petrol ve doğal gaz arama çalışmaları yerlileşme ve millileşme anlamında en önemli stratejilerden oldu. Bu çalışmalar, cari açığın düşürülerek dışa bağımlılığın azalmasına katkı sağlarken, güçlü bir ekonominin de göstergesi oldular. Tüm bu adımlara ek olarak tedarik altyapısının daha da geliştirilmesi adına atılacak adımlar, enerji piyasalarını daha öngörülebilir bir hale getirecektir.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ekosektor.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
mecidiyeköy yeni bayanlar şişli yeni bayanlar bakırköy yeni bayanlar halkalı yeni bayanlar avcılar yeni bayanlar şirinevler yeni bayanlar bahçeşehir yeni bayanlar taksim yeni bayanlar beşiktaş yeni bayanlar kartal yeni bayanlar kadıköy yeni bayanlar ümraniye yeni bayanlar anadolu yakası yeni bayanlar maltepe yeni bayanlar beylikdüzü yeni bayanlar pendik yeni bayanlar avrupa yakası yeni bayanlar kocaeli yeni bayanlar antalya yeni bayanlar ataköy yeni bayanlar eskişehir yeni bayanlar fethiye yeni bayanlar sakarya yeni bayanlar muğla yeni bayanlar malatya yeni bayanlar denizli yeni bayanlar konya yeni bayanlar kayseri yeni bayanlar ankara yeni bayanlar bursa yeni bayanlar izmir yeni bayanlar