Herkese merhabalar, bu yazımda sizlere Parkinson ve Parkinson Hastalarında fizyoterapiden bahsedeceğim. Öncelikle sizlere Dopaminin ne olduğundan ve ne işe yaradığından bahsedeyim. Dopamin beyinde bulunan ve sinir hücreleri arasındaki haberleşmeyi sağlayan kimyasal iletici bir maddedir. Yani bu iletici madde bizim hareket kontrolümüzü, duygusal durumlarımızı, bir şeyleri başarmamızı motive eder. Örnek verecek olursak bir hedefe ulaştığımızda veya sevdiğimiz bir şeyi yediğimizde beynimizde dopamin salgılanır, bu bizi mutlu ve motive eder. Dopamin seviyesi normal ise dengeli hareket ve iyi bir ruh hali içerisinde oluruz fakat seviye dengesiz/eksik ise çeşitli nörolojik ve psikiyatrik rahatsızlıklara sebebiyet verir. Şimdi gelelim Parkinson Hastalığının ne olduğuna. Parkinson, beyindeki dopamin üreten hücrelerinin bozulması sonucu ortaya çıkan nörolojik bir hastalıktır. Dopamin üreten hücreler bozulursa dopamin yeterince üretilemez ve hareketler etkilenir. Ayrıca hastalığın kesin nedeni bilinmemektedir fakat bazı risk faktörleri hastalığın gelişme olasılığını artırır. Bunlar, çevresel ve genetik faktörler, yaşlanma, kafaya alınan travmalar, cinsiyet(erkeklerde daha sık görülür), diğer hastalıklar ve yaşam tarzıdır. Belirtilerinden bahsederek konuyu biraz daha açalım. Başlıca belirtileri: Titreme (tremor) (Hastalığın en belirgin belirtilerinden biridir ve genellikle hastalığın erken dönemlerinde başlar. Özellikle dinlenme halindeyken yani bir şey yapmıyorken ellerde görülen titremedir. Çoğunlukla bir elde başlar ve zamanla vücudun diğer bölgelerine de geçebilir.),Hareketlerde Yavaşlık(Kişinin hareketleri normalden daha yavaş hale gelir. Günlük işleri yapmak daha zor hale gelebilir.),Kas Sertliği, Denge Problemleri (Denge kaybı ve düşme riski artar.),Yüz İfadesinin Azalması, Yazının Küçülmesi, Konuşma bozuklukları, Postür bozuklukları( Parkinson hastaları zamanla öne doğru eğik bir duruş sergileyebilirler.)… Gelelim ilaç tedavisi dışındaki fizyoterapi kısmına; Parkinson, hareketlerin kontrolünü etkileyen bir hastalık olduğu için fizyoterapideki amaçlarımız, hastalığın semptomlarını yönetmek, hastaların hareket kabiliyetlerini iyileştirmek, kas güçlerini ve esnekliği artırmak, denge ve koordinasyon sorunlarını azaltmak, düşme riskini azaltmak, yürüyüş bozukluklarını düzenlemek, Postür (duruş) düzeltme, bağımsızlığı artırmak( giyinme,yemek yeme…),yaşam kalitesini iyileştirmektir. Peki, hangi fizyoterapi yöntemlerini kullanıyoruz? Kasları güçlendirmeyi ve esnekliği artırmayı hedefleyen özel egzersizler, düşme riskini azaltmaya yönelik denge egzersizleri, hareketlerin daha uyumlu ve hızlı olmasını sağlamak için yapılan koordinasyon egzersizleri, adım büyüklüğünü artırmak, düzgün ve güvenli bir yürüyüş sağlamak için yapılan yürüyüşler, postür düzeltmesi için yapılan postür egzersizleri, ince motor hareketler için çeşitli egzersizler verilebilir. ( yazı yazma ödevi, parmak egzersizleri gibi ) Bu egzersizler verilirken hastanın o anki durumu, hedefleri önemlidir. Egzersizler bireye özgü, dinlenme aralıkları olacak şekilde verilir. Parkinson, bedensel ve zihinsel olarak etkileyici bir mücadele ve yolculuk içerir. Bireyler için bu yolculuk uzun, yorucu, yavaş ve mücadele gerektiriyor olabilir, ama unutulmamalıdır ki her hareket bir umuttur.