Ömer Küçükkaya
Köşe Yazarı
Ömer Küçükkaya
 

Toplumsal beklentiler ve siyaset

Türkiye’nin gündeminde olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi soruşturması ile birlikte evirildiği yeni dönem aslında hem toplumsal beklentilere hem de siyasi gerçekliklere tercümanı oldu diyebiliriz. Vatandaşların uzun süredir devam eden ekonomik kötüye gidiş ve siyasi karşılık bulamama sorunları, Ekrem İmamoğlu süreci ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in halkı sokağa çağırması ile uç bir noktaya ulaştı diyebiliriz. Asgari ücretli ve emeklilerin gelirlerinin yaşam standartlarının çok altında kalması, kiraların ve yaşamsal ihtiyaç olan elektrik, su, doğalgaz, ulaşım, yeme içme gibi olmazsa olmazlar ile vatandaş gelirlerinin birbirini karşılamaması toplumu hükümet aleyhine olumsuz bir sürece taşıdı. Ve yine esnaf ile iş dünyasının yaşadığı olumsuzlukları yazmıyorum bile… Kamu kanadında bir türlü uygulanamayan “Kamu Tasarruf Tedbirleri” adı altındaki zorunlu tasarruf tedbirlerinin de ekonominin iyileşmesine fayda getirmemesi ve akabinde bahse konu uygulamanın kamu hizmet sisteminde telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurması da toplumun gerilmesini tetikleyen bir diğer etken diyebiliriz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin tek adaylı “Cumhurbaşkanı Adayı ön seçim” girişimi aslında Ekrem İmamoğlu’nu alternatifsiz CHP Cumhurbaşkanı Adayı olarak sahaya sunarken, aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi üyesi Belediye Başkanlarının yaşadığı soruşturma süreçleri ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Olağanüstü Kongre çıkışı ile Türkiye’de adeta siyasi bir girdap süreci yaşanmasına neden oldu. Cumhuriyet Halk Partisi’nin aksine sivil inisiyatifler ile CHP üyesi olmayan vatandaşların “Cumhurbaşkanı Adayı ön seçim” sandıklarına gitmesi aslında toplumun siyasi değişim arayışlarına da bir nevi tercüman oldu diyebiliriz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin ısrarlı sokağa çıkın çağrılarının vatandaş ile polis arasında çatışmalara dönüşmesi ve hatta CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş’ın eylemciler tarafından atılan bir madde tarafından yaralanması dikkatle gözden geçirilmesi gereken bir husus diyebiliriz. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’in “medya tehdidi” Olağanüstü Kongre sürecinde kendisinin yeniden seçilmesini olumsuz yönde etkileyecekken, saha gözlemlerimiz göstermektedir ki; CHP’nin eylemci ve aktivist hareketleri, 2024 yerel seçimlerinde kazandığı yerel yönetimleri ilk yerel seçimlerde kaybetmesi ile sonuçlanabilir. Bursa’da önceki akşam yaşanan olaylar sonrasında sağduyusu çağrısı yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e CHP dışında oy veren seçmenlerin fazlası ile kızgın ve kırgın olduğunu ifade etmekte fayda var! Mustafa Bozbey’i iktidarın Alinur Aktaş dayatmasına karşı hamle olarak Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na taşıyan vatandaşlar, Bozbey’i CHP’nin eylem süreçlerine ve polis ile çatışmalara girişinden ötürü ağır bir dille eleştiriyorlar. Cumhuriyet Halk Partisi’nin hayal bile edemeyeceği Bursa’yı, 47 yıl sonra parti ayrımı yapmaksızın Mustafa Bozbey markasına kazandıran Bursalılar; “Başkan Bozbey’in Bursaspor çıkışı ile yaşadığı yükselişi sokak eylemleri ile kaybettiğini” ifade ediyorlar. Toplumun, ulaşım ve kentsel dönüşüm beklentilerine çare olması beklenen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’i sanki kendisi ile ilgili şaibeli durumlar varmış gibi “kent uzlaşısı” adı altında Bursa merkezli sokağa sürenlerin amacını merak etmiyor değiliz! Hali hazırda Mustafa Bozbey’in 47 yıl sonra Bursa Büyükşehir Belediyesi koltuğunu CHP rozeti ile kazanması bir nevi kent uzlaşısı değil midir? Kent ve toplum, Mustafa Bozbey ismi üzerinde genel bir olumlu kanaat ile sandığa gitmeyerek Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğundan Alinur Aktaş’ı indirmemiş midir? Mustafa Bozbey’in önceki seçimlerden daha fazla bir destek ile kendisini Büyükşehir Belediye Başkanı yapan Bursalılara kulak vermesini hem bir Bursalı hem de bir vatandaş olarak tüm samimiyetimle arzu etmekteyim. Kabul etmeliyiz ki; Bozbey, CHP’nin değil Bursa’nın Başkanı’dır! Göreve geldiği günden bugüne aylık basın buluşmaları, Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki samimi mücadelesi, Bursaspor ile zaferden zafere koşuşu, gençlik ve kadın projeleri ile şehirde güçlü çıkışlar yakalayan Mustafa Bozbey’in hızla sokaklardan çekilerek kent ile kenetlenmesi elzemdir. Ve yine Mustafa Bozbey’in seçimden sonra çıkardığı ve Ekrem İmamoğlu sürecinde taktığı parti rozetini hızla çekmecesine koyarak, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunu yeniden hatırlamasında fayda olduğunu düşünenlerin sayısı Ekrem İmamoğlu’na Bursa’dan çıkan oy oranından çok fazla diyebilirim. Kabul etmeliyiz ki; hem Mustafa Bozbey hem de Erkan Aydın Cumhuriyet Halk Partisi oyları ile Belediye Başkanı olmadılar! Mustafa Bozbey’i Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı yapan da Erkan Aydın’ı Osmangazi Belediye Başkanı yapan da CHP kimlikleri değil, Bursalı kimlikleri idi. Bursalılar, Bursalı Belediye Başkan Adaylarına oy verdiler! Ancak korkarak ve üzülerek ifade etmek isterim ki; her iki başkanında CHP’nin Bursa’yı kazandığı günden bugüne iki kere Bursa’ya gelen ve tartışmalı kurultay ile seçilen Özgür Özel’in yolundan gitmeleri ne şehre ne onlara kazandırmayacaktır. “Yarın seçim olsa kime oy verirsiniz” diyerek sokağa çıktığımızda sokak eylemleri sonrasında “Mustafa Bozbey” ve “Erkan Aydın” isimlerine alternatifler var mıdır? “Yarın seçim olsa kime oy verirsiniz” diye sorduğumuzda sokak eylemleri sonrasında “Cumhuriyet Halk Partisi” ciddi bir ivme ve oy kaybetmiş midir? Mutlaka Cumhuriyet Halk Partisi önemlidir! Mutlaka kurucu parti olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin istikbali hepimiz için önemlidir! Lakin konu ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti Devleti güvenlik güçleri ile karşı karşıya gelen hiç kimseye halk sandıkta geçit vermemiştir, vermeyecektir… Bu şekli ile değerlendirmek isterim ki; Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’in çıktığı Olağanüstü Kongre sürecinin siyasal artı ve eksileri, Özgür Özel’in yeniden seçilip seçilmeyeceği, seçildiği takdirde Bursa’da Nihat Yeşiltaş ile yola devam edip etmeyeceği şuan için muammadır! Ve yine AK Parti’nin 8 Genel Başkan Yardımcısı atadığı Bursa’da halen daha 1 CHP Genel Başkan Yardımcısı olmaması da aslında Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel ve ekibinin hatalı Bursa stratejilerinin bir başka örneğidir. Sokakta polisle çatışarak değil, toplum ile omuz omuza uzlaşarak yola devam eden bir Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar olma avantajlarının daha fazla olduğu kanaatindeyim. Öyle ki, varsa bir hukuksuzluk CHP Milletvekilleri Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşmalıdır. CHP Milletvekillerinin sözleri yetmiyor ise CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Olağanüstü Kurultay Kararı aldığı gibi “erken seçim” hamlesi yapabilmelidir. CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı “Ekrem İmamoğlu” cezaevinde ise yeni bir aday olarak misal “Mansur Yavaş” ile yola devam edilmelidir. Sonuç itibariyle toplum; kararını herkes için sokakta değil, sandıkta vermiştir ve verecektir diyerek toplumun beklentilerini siyasilerin görmesi arzusu ile esenlikler diliyorum.
Ekleme Tarihi: 24 Mart 2025 - Pazartesi
Ömer Küçükkaya

Toplumsal beklentiler ve siyaset

Türkiye’nin gündeminde olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi soruşturması ile birlikte evirildiği yeni dönem aslında hem toplumsal beklentilere hem de siyasi gerçekliklere tercümanı oldu diyebiliriz. Vatandaşların uzun süredir devam eden ekonomik kötüye gidiş ve siyasi karşılık bulamama sorunları, Ekrem İmamoğlu süreci ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in halkı sokağa çağırması ile uç bir noktaya ulaştı diyebiliriz.

Asgari ücretli ve emeklilerin gelirlerinin yaşam standartlarının çok altında kalması, kiraların ve yaşamsal ihtiyaç olan elektrik, su, doğalgaz, ulaşım, yeme içme gibi olmazsa olmazlar ile vatandaş gelirlerinin birbirini karşılamaması toplumu hükümet aleyhine olumsuz bir sürece taşıdı. Ve yine esnaf ile iş dünyasının yaşadığı olumsuzlukları yazmıyorum bile…

Kamu kanadında bir türlü uygulanamayan “Kamu Tasarruf Tedbirleri” adı altındaki zorunlu tasarruf tedbirlerinin de ekonominin iyileşmesine fayda getirmemesi ve akabinde bahse konu uygulamanın kamu hizmet sisteminde telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurması da toplumun gerilmesini tetikleyen bir diğer etken diyebiliriz.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin tek adaylı “Cumhurbaşkanı Adayı ön seçim” girişimi aslında Ekrem İmamoğlu’nu alternatifsiz CHP Cumhurbaşkanı Adayı olarak sahaya sunarken, aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi üyesi Belediye Başkanlarının yaşadığı soruşturma süreçleri ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Olağanüstü Kongre çıkışı ile Türkiye’de adeta siyasi bir girdap süreci yaşanmasına neden oldu.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin aksine sivil inisiyatifler ile CHP üyesi olmayan vatandaşların “Cumhurbaşkanı Adayı ön seçim” sandıklarına gitmesi aslında toplumun siyasi değişim arayışlarına da bir nevi tercüman oldu diyebiliriz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin ısrarlı sokağa çıkın çağrılarının vatandaş ile polis arasında çatışmalara dönüşmesi ve hatta CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş’ın eylemciler tarafından atılan bir madde tarafından yaralanması dikkatle gözden geçirilmesi gereken bir husus diyebiliriz.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’in “medya tehdidi” Olağanüstü Kongre sürecinde kendisinin yeniden seçilmesini olumsuz yönde etkileyecekken, saha gözlemlerimiz göstermektedir ki; CHP’nin eylemci ve aktivist hareketleri, 2024 yerel seçimlerinde kazandığı yerel yönetimleri ilk yerel seçimlerde kaybetmesi ile sonuçlanabilir.

Bursa’da önceki akşam yaşanan olaylar sonrasında sağduyusu çağrısı yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e CHP dışında oy veren seçmenlerin fazlası ile kızgın ve kırgın olduğunu ifade etmekte fayda var! Mustafa Bozbey’i iktidarın Alinur Aktaş dayatmasına karşı hamle olarak Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na taşıyan vatandaşlar, Bozbey’i CHP’nin eylem süreçlerine ve polis ile çatışmalara girişinden ötürü ağır bir dille eleştiriyorlar. Cumhuriyet Halk Partisi’nin hayal bile edemeyeceği Bursa’yı, 47 yıl sonra parti ayrımı yapmaksızın Mustafa Bozbey markasına kazandıran Bursalılar; “Başkan Bozbey’in Bursaspor çıkışı ile yaşadığı yükselişi sokak eylemleri ile kaybettiğini” ifade ediyorlar.

Toplumun, ulaşım ve kentsel dönüşüm beklentilerine çare olması beklenen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’i sanki kendisi ile ilgili şaibeli durumlar varmış gibi “kent uzlaşısı” adı altında Bursa merkezli sokağa sürenlerin amacını merak etmiyor değiliz!

Hali hazırda Mustafa Bozbey’in 47 yıl sonra Bursa Büyükşehir Belediyesi koltuğunu CHP rozeti ile kazanması bir nevi kent uzlaşısı değil midir? Kent ve toplum, Mustafa Bozbey ismi üzerinde genel bir olumlu kanaat ile sandığa gitmeyerek Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğundan Alinur Aktaş’ı indirmemiş midir? Mustafa Bozbey’in önceki seçimlerden daha fazla bir destek ile kendisini Büyükşehir Belediye Başkanı yapan Bursalılara kulak vermesini hem bir Bursalı hem de bir vatandaş olarak tüm samimiyetimle arzu etmekteyim. Kabul etmeliyiz ki; Bozbey, CHP’nin değil Bursa’nın Başkanı’dır!

Göreve geldiği günden bugüne aylık basın buluşmaları, Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki samimi mücadelesi, Bursaspor ile zaferden zafere koşuşu, gençlik ve kadın projeleri ile şehirde güçlü çıkışlar yakalayan Mustafa Bozbey’in hızla sokaklardan çekilerek kent ile kenetlenmesi elzemdir. Ve yine Mustafa Bozbey’in seçimden sonra çıkardığı ve Ekrem İmamoğlu sürecinde taktığı parti rozetini hızla çekmecesine koyarak, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunu yeniden hatırlamasında fayda olduğunu düşünenlerin sayısı Ekrem İmamoğlu’na Bursa’dan çıkan oy oranından çok fazla diyebilirim.

Kabul etmeliyiz ki; hem Mustafa Bozbey hem de Erkan Aydın Cumhuriyet Halk Partisi oyları ile Belediye Başkanı olmadılar! Mustafa Bozbey’i Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı yapan da Erkan Aydın’ı Osmangazi Belediye Başkanı yapan da CHP kimlikleri değil, Bursalı kimlikleri idi. Bursalılar, Bursalı Belediye Başkan Adaylarına oy verdiler! Ancak korkarak ve üzülerek ifade etmek isterim ki; her iki başkanında CHP’nin Bursa’yı kazandığı günden bugüne iki kere Bursa’ya gelen ve tartışmalı kurultay ile seçilen Özgür Özel’in yolundan gitmeleri ne şehre ne onlara kazandırmayacaktır.

“Yarın seçim olsa kime oy verirsiniz” diyerek sokağa çıktığımızda sokak eylemleri sonrasında “Mustafa Bozbey” ve “Erkan Aydın” isimlerine alternatifler var mıdır? “Yarın seçim olsa kime oy verirsiniz” diye sorduğumuzda sokak eylemleri sonrasında “Cumhuriyet Halk Partisi” ciddi bir ivme ve oy kaybetmiş midir? Mutlaka Cumhuriyet Halk Partisi önemlidir! Mutlaka kurucu parti olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin istikbali hepimiz için önemlidir! Lakin konu ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti Devleti güvenlik güçleri ile karşı karşıya gelen hiç kimseye halk sandıkta geçit vermemiştir, vermeyecektir…

Bu şekli ile değerlendirmek isterim ki; Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’in çıktığı Olağanüstü Kongre sürecinin siyasal artı ve eksileri, Özgür Özel’in yeniden seçilip seçilmeyeceği, seçildiği takdirde Bursa’da Nihat Yeşiltaş ile yola devam edip etmeyeceği şuan için muammadır! Ve yine AK Parti’nin 8 Genel Başkan Yardımcısı atadığı Bursa’da halen daha 1 CHP Genel Başkan Yardımcısı olmaması da aslında Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel ve ekibinin hatalı Bursa stratejilerinin bir başka örneğidir.

Sokakta polisle çatışarak değil, toplum ile omuz omuza uzlaşarak yola devam eden bir Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar olma avantajlarının daha fazla olduğu kanaatindeyim. Öyle ki, varsa bir hukuksuzluk CHP Milletvekilleri Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşmalıdır. CHP Milletvekillerinin sözleri yetmiyor ise CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Olağanüstü Kurultay Kararı aldığı gibi “erken seçim” hamlesi yapabilmelidir.

CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı “Ekrem İmamoğlu” cezaevinde ise yeni bir aday olarak misal “Mansur Yavaş” ile yola devam edilmelidir. Sonuç itibariyle toplum; kararını herkes için sokakta değil, sandıkta vermiştir ve verecektir diyerek toplumun beklentilerini siyasilerin görmesi arzusu ile esenlikler diliyorum.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ekosektor.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.