Bugün cuma ve okulların ilk dönemi kapanıyor. Ögrencilerimiz yetenek ve bilgiyi ölçemeyen eğitim sisteminin bir ölçeği olarak karnelerini alacaklar. Üniversite dahil en az 17 sene okuyan gençlerimiz iş bulduklarında 3000 TL maaş almaya razı oluyor. Bir çoban veya meslek erbabı ise 5000 TL ile iş başı yapıyor. Türkiye'de hızla anlamsızlaşmaya koşar adım giden eğitim, tekrar dizayn edilmeyi bekliyor. 25 yaşına kadar sürdürülen bir gençlik faaliyetinden öte gitmeyen, meslek öğrenme yaşında kapitalizmin sinsi planıyla, zorunlu israfçı, tüketici üreten, kurumlara dönüşmüş olan Egitim sistemi geleceğimizi dinamitlemeye devam ediyor.  Hiç kimse de bu sürecin uzunluğuna itiraz etmiyor! 20 milyon öğrenci. 4 milyon 0-6 yaş çocuk. 4 milyon emekli, yaşlı. 4 milyon işsiz. 15 milyon ev hanımı. 25-30 milyon insan tüm nufusa bakıyor! Çalışanların yarısı da hizmet sektöründe olduğunu düşünürsek! Çözüm, üretecek insan yetiştirmekten geçiyor. Allahım üretenlerimize güç kuvvet versin. Dinimiz İslam da aslında matematikten musikiye,coğrafyadan felsefeye büyük bir uygarlıktır. Gazali, “Matematik bilmeyen müftünün  fetvasına güven olmaz” demesi matematik, felsefe ve mantık bilinmezse doğru yorumlar çıkarımlar yapılamayacağını 12 yüzyılda görmüş.  Bugün bizler çocuklarımızı gelecek için ancak ve ancak eğitim ve öğretim sistemini reform yaparak eğiten, zengin çocukları ile fakir çocuklarımızın aynı binalarda eğitim öğretim görmesini sağlamalıyız. Yoksa eğitimdeki ayrışmanın bedelini gelecek kuşaklarımız çok ağır ödemeyle karşı karşıya kalacaklar.   Atmayı planladımız her adım bir  bir öncekinden farklı ve kolay olmasını tavsiye eder, bilim insanları. Nedense yönetenlerimiz, her yıl değiştirilen sistemle eğitimi kolaylaştırma yerine karmaşıklaştırmayı iyi becermekte! Gelecekteki neslimiz,  korkarım lüks, israfi şatafat,  gösteriş budalası tipler ve hiçbir şeyin farkında olmayanlar ile vatan , millet sevdalıları ayırt edilemeyecek.  Son olarak;Bilgi güçtür. Bilgiyi üretebilmek ve yayabilmek için  bilgi ağına ihtiyacımız vardır. En tehlikelisi ise bilgi ağını kontrol edenler  dünyayı yönetirler.  Sahi biz bu sıralamada nerelerdeyiz! Yoksa çukura  düştük ama hala kazma kazmaya mı çalışıyoruz. Bir insan olarak "başkasını incitmeden yaşamalıyım" demeye başladığım zaman huzur ve huşu buluyorum. Allahım bana bu güzel günde huzurumu kaybettirme.