Hatırlayacağınız gibi yaklaşık 2,5 yıl önce ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılan koronavirüs salgınıyla on binlerce insan hayatını kaybetti. Son 100 yılın en büyük ekonomik krizini tetikleyen bu süreç, bozulan arz ve talep dengesiyle neredeyse tüm firmaların faaliyetlerini yavaşlattı. Başta yeme-içme sektörlerinde olmak üzere pek çok firma salgınla mücadele kapsamında aylarca kapalı kaldı. Pandemi ile ortaya çıkan chip krizi ise otomotiv sektörünü altüst etti. Nakit akışının işleyişi bozuldu. Finansmana erişim tüm şirketlerimizin ortak sorunu haline geldi. Pandemi ile mücadele sürerken bu kez de Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşla gıda ve enerji maliyetlerinin tetiklediği enflasyon rekor seviyelere ulaştı.
Tüm dünyada olduğu gibi Bursa da neredeyse her yılı yeni bir krizle mücadele ederek tamamladı. Ancak Bursa’yı diğer şehirlerden ayıran dinamikler vardı. Güçlükler karşısında birlik ve dayanışma içinde hareket etme kabiliyeti belki bu kentin yüzyıllardan bugüne ulaşan genetik kodlarıyla açıklanabilirdi. Ancak her geçen yıl daha da büyüyen bir ekonominin sorunlarıyla mücadele ederken, aynı zamanda ekonominin tüm aktörlerini geleceğe hazırlamak, sağlam temellere dayanan projelerle ve güçlü bir vizyonla karşılık bulabilirdi.
İşte BTSO üyeleri de birkaç cümleyle özetlemeye çalıştığım bu gelişmeler ışığında sandık başına gitti. İbrahim Burkay Başkanlığındaki Oda yönetiminin, üretim faktörlerini dinamik tutma, ticareti canlandırma ve istihdamı koruma çabası ile yüksek teknolojili dönüşümü anlamlı kılan projeleri 51 bin üyeden tam not aldı. Oda’nın 133 yıllık kurumsal kültürüne ve geleneklerine yakışır şekilde hareket ederek seçimleri iş dünyasının demokrasi şölenine çeviren BTSO üyeleri, artan komiteleri ile Başkan Burkay’a 2022-2026 dönemi için de tam yetki verdi.
Şimdi önümüzde yeni bir dönem var. Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Türkiye’nin Yüzyılı olarak işaret ettiği bu yeni dönemde kuşkusuz Bursa’ya da büyük görev düşüyor.
Kent ekonomisine liderlik eden BTSO, yeni dönem için stratejilerini şimdiden belirledi.
Bursa’nın akıllı şehircilik planlarına uygun olarak yeni yatırım sahalarına kavuştuğu, üretim maliyetlerinin ve rekabetçiliğin geliştiği, lojistik olanakların alternatif ulaşım imkânlarıyla çeşitlendiği projeler, önümüzdeki 4 yılın yol haritasını oluşturacak.
Yine organize ticaret, organize konut ve serbest ticaret bölgeleri, e-ticaret ve yeni fuar alanları konusundaki çalışmalar da Bursa iş dünyasının çatı kuruluşunun öncelikli projeleri arasında bulunacak.
BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, 2013 yılında ‘insanoğlunun sınırlarını belirleyen hayalleridir’ diyerek yola koyulmuştu.
Başta TEKNOSAB, GUHEM, BUTEKOM, Bursa Model Fabrika olmak üzere o gün için hayal olan birçok proje gerçeğe dönüşmüştü.
Şimdi ise yeni bir hayali var:
‘Bursa’yı dünyada söz sahibi bir kent kimliğine kavuşturmak.’
Bursa’mızın bu büyük hayalini gerçekleştirmek için hepimize görev düşüyor. Benim de içinde bulunduğum Meclis üyeleri, Komiteler ve 51bin üye ile çok çalışmalıyız.
E, o zaman vakit kaybetmeden yola çıkma zamanı.