Yeni kabine ve erken seçim süreçlerine dair yazdığım yazıların altının boş olmadığını her gün yaşanan güncel gelişmeler ışığında siz değerli okuyucularımda görmektesiniz. İsrail’in küresel güçlerin hesaplarını bozan ani atakları nedeniyle Türkiye, hem Ortadoğu hem de Avrupa için olmazsa olmaz bir ülke konumuna geldi. Asya ve Afrika üzerinde yaşanan gelişmeler ışığında hızla büyüyen Türk Devletleri birlikteliği, Türkiye’nin hem siyasi hem de bürokratik açıdan yenilenmesini mecburi kılıyor. Yeni Türk Alfabesi ve Türk Devletleri işbirlikleri çerçevesinde alınan kararların daha güçlü uygulanabilmesi için Anayasa başta olmak üzere tüm yasa ve yönetmeliklerin güncellenmesi mecburi. Türkiye’nin kendisini Anadolu’nun dışına çıkardığı en güçlü ve zor dönemlerden birine yaşayarak şahitlik ediyoruz. Kabul etmeliyiz ki; bu doğum, ölü doğum olmayacaktır…
Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Vekili ve Bursa Milletvekili Efkan Ala’nın Gürsu ve Kestel kongrelerinde ifade ettikleri aslında kabine değişimi ile başlayacak değişimin erken seçim süreci ile yeni bir boyut kazanacağından öte bir durum değil. Yeni kurulan siyasi partiler ötesinde lider ve yönetimleri ile güncellenen veyahut yeni kurulması beklenen siyasi partilerinde olduğu bir dönemde, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaşananlar gözlerden kaçmamalı…
Yargıtay, Danıştay, Sayıştay ve Anayasa Mahkemesi ile HSK üyelikleri konusunda önemli gelişmeler yaşanacak. Birçok Genel Müdürün kabine ile birlikte değişeceği bir döneme giriyoruz. 2025 yılı bütçe görüşmelerinin bitmesi akabinde 7 Bakan’ın değişmesi gündemde. Ve yine çok sayıda Vali, yakın zamanda göreve atanmış olsalar bile değişecek gibi duruyor! Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın Bakanlık alıp almayacağı hususu önemli bir konu olurken, Cevdet Yılmaz’ın parti içerisinde kritik bir göreve getirilmesi de gündemde. AK Parti Genel Başkanı değişecek mi? Herkesin gündeminde olan bu sorunun cevabı Selçuk Bayraktar, Hakan Fidan, Efkan Ala ve Binali Yıldırım dörtlüsünde saklı diyebiliriz.
Birçok Büyükşehir ile İl ve İlçe Belediyesine kayyum geleceği iddiaları tam olarak gerçeği yansıtmıyor! Öyle ki, kayyum sistemini devreye alırken sadece muhalefet belediyelerinde görevden almaların başlaması halinde kış ayında sokakları Ağustos sıcağına terk edeceğiniz kaçınılmaz bir gerçekliktir. Doğu ve Güneydoğu’da başlayan hareketliliklerin birkaç gün içerisinde metropol şehirlere yansıyacağı aşikar. Sivil toplum kuruluşlarının sessizliklerini ve kendi içlerinde yaşanan değişim mücadelesini de görmezden gelmemek lazım. Türkiye’de 11 metropol, ülkenin siyasetini belirlemektedir. Bu metropoller sırasıyla; İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Trabzon, Diyarbakır, Erzurum, Hatay, Van, Kocaeli ve Adana’dır.
Bir dönem ekonomik ve sosyal anlamda öne çıkan Kayseri, son dönemde ağırlığını birçok açıdan kaybetmiştir. Demografik ve ekonomik dağılım açısından göç dalgaları ile büyüyen ve değişkenlik gösteren 11 metropol şehri tüm detayları ile değerlendirdiğimizde görmekteyiz ki; kışı yaza çevirecek ilk kıvılcımlar buralardan alevlenecek. Peki, yangını suyla söndürmek her zaman mümkün müdür? Bazı yangınlar vardık ki, köpük veyahut özel kimyasal uygulamalar ile söndürülür. Türkiye’yi yangın yerine çevirmek isteyenlerin kıvılcımlarını alev olmadan söndürmek isteyen devlet aklı, erken seçim düğmesine Mart sonu Nisan ortası basmayı hedeflemektedir. Mayıs ayı itibariyle birçok siyasi partinin dengesinin oturacağını kabul ettiğimizde, ittifakların son bulacağı iktidarın çoklu olacağı yeni bir serüvene hepimiz merhaba demeye hazır olmalıyız…
Yazılarımı sürekli takip edenler bilecektir. Ne diyordum ben size birkaç yıl önce? Mutlaka ve olmazsa olmaz bir sonuçtur; “Türkiye İttifakı” bir diğer adı ile “Mutabakat Hükümeti!” Evet, yaşanan olumsuz ekonomik gelişmeler ve iktidarın içerisindeki genç siyasilerin artması ve beraberinde uzun yıllardır arzu edilen parti içi dönüşümün sağlanamaması, değişimi ve erken seçimi tetikleyecek. Peki, kim ne kadar hazır? Sizlere Bursa örneği ile bazı fikirler veyahut algoritmalar sunmaya çalışacağım. Elbette olacaklar ile olasılıklar arasındaki her şeyi kitleler ve liderler belirleyecek. Peki, sivil toplum isimli kitlelerin gerçekten siyasete etki edebilen liderleri var mı? Bugün hangi sivil toplum kuruluşu başkanı, “ben Milletvekili veya Bakan olacağım” dediğinde olur veya oldu?
Bursa, yeni dönemde 21 Milletvekili ile temsil edilecek! Görmekteyiz ki, AK Parti’de mevcut Milletvekilleri içerisinde Mustafa Yavuz, Refik Özen, Ahmet Kılıç ve Emel Gözükara Durmaz dışında güçlü porteye sahip olan kitle sahibi lider Milletvekili yok. AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan’ın Milletvekili olması beklenirken, İl Başkan Vekili Kamil Bayramiç’in adı hem Osmangazi Belediye Başkanlığı hem de Bursa Milletvekilliği için geçiyor. AK Parti İl Yönetiminin Karadenizli isimlerinden Orhan Aygün olası bir süreçte İl Başkanı olabilir…
AK Parti’de bir dönem önemli atılımlara imza atmış olan Hüseyin Şahin, Mustafa Dündar, Mustafa Esgin, Atilla Ödünç, Cemalettin Torun, Zafer Işık, Zekeriya Birkan ve Hakan Çavuşoğlu isimleri yeniden gündemde. AK Parti’nin sessizce ama hızlı bir biçimde hazırlandığı olası erken seçim sürecinde Bursa kritik bir öneme sahip. Yeni dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 21 Milletvekili ile temsil edilecek olan Bursa’da, doğu ve gündeydoğu seçmeni en az 4 Milletvekili koltuğuna AK Parti’den talip diyebiliriz. İki bölgeden toplam 21 Milletvekili çıkaracak olan Bursa’da, Karadenizliler ile Balıkesirlilerinde Milletvekili talebi olduğunu vurgulamakta fayda var. Yöresel dengeler açısından değerlendirdiğimizde; İnegöl, Karacabey, Mustafakemalpaşa, Orhangazi ve Yenişehir ilçelerinin de Milletvekili talep ettiği AK Parti’de; Osmangazi, Yıldırım, Nilüfer ve Kestel ile Gürsu bölgelerinden çıkacak isimler seçimde belirleyici olacak diyebiliriz…
Elbette AK Parti olası erken seçime hazırlanırken diğer partilerin elleri de armut toplamıyor. Gürsu ve Kestel bölgesinde Milliyetçi Hareket Partisi’nin etkili bir süreç yürüttüğü biliniyor. Son dönemde Bursa’da aktif olarak Milliyetçi Hareket Partisi sancağını zirveye taşıyan Osmangazi İlçe Başkanı Kerim Gürsel Çelebi, Nilüfer İlçe Başkanı Levent Karakoç ve Gürsu İlçe Başkanı Tahir Akdağ son dönemde adı Milletvekili olması yönünde sokak araştırmalarında çıkan isimler. Bursa Milletvekili ve MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman liderliğinde güçlü bir varlık gösteren Milliyetçi Hareket Partisi kadrolarının şehrin genelinde artık iktidar olarak MHP’yi görmek isteklerini her kesimden duymaktayız. 21 Milletvekili ile Ankara’da temsil edilecek Bursa’nın dağılma sürecindeki siyasi partiler ile yeni kurulan siyasi partilerin eğilimlerini de çok iyi değerlendirmek zorundayız. Bu durumda oy dağılımı açısından değerlendirdiğimizde Milliyetçi oylarda yaşanan artış ışığında MHP’nin Bursa’da en az 4 Milletvekili çıkarması mümkün görünüyor. Bu şekli ile Osmangazi, Nilüfer ve Gürsu ilçelerinde pozitif değer katan İlçe Başkanlarının Milletvekili Adayı olması kadar doğal bir durum olamaz. Ve yine Milliyetçi Hareket Partisi’nin güç kazandığı bu dönemde çok sayıda iş insanında Bursa’dan Milletvekili olma yönünde eğilim göstereceğini de unutmamak gerekiyor.
Elbette Bursa’da en çetin Milletvekili süreci Cumhuriyet Halk Partisi’nde yaşanacak diyebiliriz. İktidar olma yolunda Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu’nun yürüttüğü süreç ile birlikte Mansur Yavaş’tan beklenen ataklar ışığında Bursa’da Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ile Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın liderliklerinde iki ayrı liste oluşacağını ifade edebiliriz. Ve yine CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş’ın Milletvekili olacağına kesin gözü ile bakılan Bursa’da, olası iktidar değişimi halinde Nihat Altaca Kayışoğlu’nun Adalet Bakanı, Orhan Sarıbal’ın ise Tarım ve Orman Bakanı olacağı kulisleri Ankara’da güç kazanıyor…