Bizim gibi adamların yaşaması mucizedir…
Benim yaşımda olup da ailesi ile bir şekilde mutlu ve kendine yeter bir hayat yaşayabilen kaç insan var?
Doğrular ve eğriler üzerinden değil! Gerçekler ve olabilecekler üzerinden değerlendiririz bizler hayatı. Sonuç odaklı olduğumuz kadar, süreç odaklıyızdır.
Yaşamımız, hayatımız, hayatımıza kattıklarımız ve çıkardıklarımız kadar sonuçlarımızda tesadüftür.
İşte bu sebeple; bizim gibi adamların yaşaması mucizedir…
Bursa, sürekli ifade ettiğim üzere; bir göçmen şehridir. Bursa’nın göçmen şehri olması sadece tarihsel döngüler ve ticari gerçeklikler ile açıklanamaz. Bursa, ekolojik dengeleri ile de göçmen şehridir.
Bursa’ya Bulgaristan’dan, Kafkaslardan, Yunanistan, Suriye’den, Balkanlardan, Ortadoğu’dan, Azerbaycan’dan, Rusya’dan ve daha yüzlerce ülke ile bölgeden insan gelmektedir. Tabi birde; Yaren Leylek gibi ekolojik dengenin on binlerce misafiri…
Bursa, göçmen şehri olduğu kadar ensar şehirdir. Bu sebeple, muhacirler en çok Bursa’yı severler…
Bilenler bilir; Karadeniz ki, özellikle Trabzon ve Çanakkale’nin yeri bende ayrıdır. Ege ile Karadeniz’in aktığı yer olan Akdeniz’e olan genetik hasretimizdir belki bu şehirleri ve bölgeleri bizde özel veyahut eşsiz kılan…
Karadeniz’e olan sevgimiz nedeniyle; Sovyet Rusya üzerinden değerlendirdiğimizde, Kafkasların ve Balkanlarında yeri bambaşkadır…
Ramazan ayının son haftasını Çanakkale’de keyifli bir istirahat ile geçirdim. Dağ havası ve beraberinde köy nimetleri ile dolu dolu geçirdiğimiz 1 hafta sonrasında Bursa İl Dernekler Federasyonu’nun çağrısı üzerine Bursa’ya dönüş yaptım.
BİLDEF; üzerinde uzun emekler verilmiş, büyük bedeller ödenmiş ve beraberinde olgunlaşma süreci halen daha devam eden Türkiye’ye örnek bir kuruluş.
Türkiye’nin her yerinden on binlerce insana ev sahipliği yapan Bursa’da, hemşericilik kültürünü hemşeri kültürü ile özdeşleştirerek; doğduğumuz yerlerin ötesinde doyduğumuz Bursa’yı öne çıkaran bir kültür ve ekonomi yapısı.
BİLDEF içerisinde Erzurum gibi Muş gibi Trabzon gibi Bursa’da nüfusu çok kalabalık olan şehirler yok. Ki, bu şehirler genellikle federasyonlaşmış yapılar.
Bayram münasebetiyle BİLDEF’i ziyaret Sanayi ve Teknoloji Bakanımız aynı zamanda Bursa Milletvekili Adayı Sayın Mustafa Varank ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Sayın Varank’ın kendine has Trabzon ötesi Of kültürü ile hem Allah’a hem insanlara yakın üslubu ile tatlandı yüreklerimiz.
Malumunuz biz gazeteciyiz. Her ne kadar sivil toplum lideri olsak bile, öznemizde ekmek teknemiz olan gazeteciliğin ama hamuru ama suyu ama kokusu var…
Beni bilenler bilir, bizim için; Ay Yıldız ile Kuran’dan, Ezan ile Sancak’tan öte bir gerçeklik yoktur. Hani komandolar diyor ya; “vatan sana canım feda” işte bizde öyleyiz. Vatan yoksa can ne yarar ki?
Bakan Varank ile sohbet esnasında iletişimiz en çok Fuat Alpaslan’ı heyecanlandırdı.
Fuat Alpaslan, Bursa siyasetinde taze ama Bursa ekonomisinde on yılların alın teri ve yatırımına sahip bir ailenin neferi. Alpaslan ailesinin ve Ağrılıların, Bursa ekonomisine sanayiden tüccarlığa, bürokrasiden ekonomiye katkılarını saymakla bitiremeyiz. Hâsılı, Bursa; göçmen şehri…
Geldiğimiz noktada Bursa’nın bir evladı olan ve bir dönem Artvin’den göçüp gelen değerli Bakanımız ve güzel insan Faruk Çelik gibi Sayın Bakanımız ve değerli insan Mustafa Varank’ta göçüp geldi Bursa’ya… Elhamdülillah güler yüzü ile keyif kattı. Tıpkı, İçişleri Eski Bakanımız Sayın Efkan Ala büyüğümüz gibi.
Güçlü adımlar atan bir şehir Bursa. Güçlü adımlar atmasının ana sebebi ise, güçlü adamlar.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanımız Sayın İbrahim Burkay’ın omuzlarında güç kazanan şehrimiz, Valimiz Sayın Yakup Canbolat ile daha katma değerli bir kent oldu.
Bakan Varank’ın siyasetten öte samimiyet dolu sohbetinin öznesinde insan vardı. İnsana yapılan veya yapılacak her yatırımın ülkeye yatırım olduğu gerçeği vardı.
Gözlerimizin içerisine bakarak yaptığı konuşmasında Bakan Varank; “bizlerin temel değerleri var. Ülkemiz gibi bayrağımız gibi inançlarımız gibi. Bu temel değerlerle problemi olmayan ve ben Türkiyeliyim diyen herkes bizim başımızın tacıdır. Biz, ayrımcı değil birleştiriciyiz. Bizim için özne, insandır” sözleri ile gönülleri kazandı.
AK Parti Bursa Milletvekili listeleri hususundan tutunda topluma dair birçok konu hakkında öznel bir konuşma ile hepimizin gönlünü yaptı. Varank’ı dinledikçe ve daha yakından gözlemledikçe gördüm ki; AK Parti Genel Merkez Bursa’ya Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın atom halini göndermiş…
Bildiğiniz üzere; Bursa’nın normal şartlarda atom karıncası Yıldırım Belediye Başkanımız Sayın Oktay Yılmaz’dır…
Ve yine Bursamızın nükleer gücü ve timsahı ise; Osmangazi Belediye Başkanımız Sayın Mustafa Dündar…
Bakan Varank ve AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan ile Teşkilat Başkanı Kamil Bayramiç ve beraberindeki heyet ile keyifli bir bayramlaşma gerçekleştirdik.
Tabi ki, Bakanımız hepimizi çıkışta üzdü.
Neden mi?