Emekli maaşları ile ortaya çıkan durum şudur ki; hükümet sosyal güvenlik politikalarını yönetemiyor! 2023 ve 2024 seçimleri için vaat edilen “Erken Yaşta Emeklilik Yasası” ile milyonlarca vatandaşın yarınları kurban edildi! Adalet ve Kalkınma Partisi’nin “Kamu Tasarruf Tedbirleri” ile resmi olarak durdurduğu “Ulusal Kalkınma Süreci”, emekli maaşları ile “Adalet” kavramının da zarar görmesine neden oldu! Vatandaşın ısrarla ifade ettiği erken seçim sürecine dair Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkan Özgür Özel ile herhangi bir değişime imza atamayacağı kesinleşirken, Ekim ayı itibariyle birlikte Türkiye’de tüm dengeler alt üst olacak diyebiliriz…
Eskiden kaos oluştuğunda veyahut karmaşa çıktığında, “yer altına çekilelim” ifadesine yer verilirdi. Şuan yaşanan kriz, küresel anlamda o kadar geniş bir coğrafyayı etkiliyor ki; “yerin altına çekilelim” cümlesi hafif kalıyor ve “suyun altına inelim” cümlesi güç kazanıyor! Yerin üstünde tüm ekonomik dar boğazlara rağmen esnafın, iş dünyasının, vatandaşın yüzüne bakarak bulundukları makamların sorumluluklarını unutmak pahasına açılışlar yapan ve Ankara’dan gelerek lüks otellerde kahvaltılı toplantılar yapanlara ne diyeceğiz?
Kabul etmeliyiz ki; yeni bir Türkiye için vatandaş son seçimlerde kararını verdi! Ankara başta olmak üzere ülkenin hiçbir makamında ve konumunda artık 60 yaş üstü yönetici ve başkanlara yer yok! Belki de bunun için ilk büyük adım yine esnaftan gelecek ve esnaf ilk seçimlerde TESK Başkanı Bendevi Palandöken’i evine göndererek köklü değişimi başlatacak! Bursa’ya gelerek onlarca kepenk kapatan esnafı görmezden gelen, kredi batağına saplanan esnafı görmeyen, esnaf kredilerine ulaşamayanları veyahut onları ödeyemeyenleri görmeyen ve lüks otellerde esnaf oda başkanları ile buluşan Palandöken gibi çok sayıda ismin miladı doldu diyebiliriz. Kabul etmeliyiz ki; değişim her zaman değerli sonuçlar ortaya çıkarır…
Kafasını kuma gömen siyasilerin ötesinde, Bursaspor oyları ile Büyükşehir Belediyesini ve birçok belediyeyi kazanan Cumhuriyet Halk Partisi’nin anlamsız Büyükşehir Belediye Meclisi protestosu çok su kaldıracak türden. Son olarak Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’in sosyal medyadan yanlış anlaşıldığını ifade eden söylemlerine de tepkiler çığ gibi büyürken, Şadi Özdemir’in Turgay Erdem dönemine dair şaibeli hususlar ile bıraktığı borç yüküne dair ağzını açmamasına anlam vermek imkânsız!
“Gülümse Bursa” sloganını sivrisineklerin yediği büyük şehir Bursa’da, elbette güzel adımlarda atılıyor. Bursa Valisi Mahmut Demirtaş önceki gün şehrin saygın ve köklü sanayicilerinden Fahrettin Gülener’i ziyaret etti. Ankara ve Türkiye ötesinde Avrupa ve Asya ile Amerika küreselinde de çok ciddi bir karşılığı olan Sayın Fahrettin Gülener’e yaptığı ziyaret ile ülkenin ve şehrin vizyonuna değer katan adımları önemsediğini bir kere daha ortaya koyan Vali Mahmut Demirtaş’ı tebrik etmek lazım. Geçtiğimiz haftalarda Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay ile birlikte Bilecik Valisi Şefik Aygöl’ü ziyaret eden Bursa Valisi Mahmut Demirtaş; Osmangazi Kaymakamı Ali Partal ile birlikte Demirtaş Organize Sanayi Bölgesinde birbirinden değerli sanayicileri fabrikalarında ziyaret etti. Şehrin ekonomi gerçekliğini suyun altından suyun üstüne çıkaran Vali Mahmut Demirtaş, kentle daha güçlü buluşmalara imza atacak ve şehrin 2030 vizyonunu belirleyecek güçlü yatırımları alması için Ankara lobisini de şehir ile en kısa sürede buluşturacaktır kanaatindeyim…
Siyasetin güncesinde hızla gündem edinen Saadet Partisi Genel Başkan Adayı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, muhafazakâr kesimin yeniden öznesini bulması açısından güçlü bir umut diyebiliriz. 20 Temmuz Cumartesi günü Kahramankazan’dan başlatacağı Genel Başkanlık ve Kongre sürecine dair basın buluşmasında ülkenin ve ümmetin sorunlarına dair önemli ışıklar açması beklenen Sayın Kamalak’ın Türkiye siyaseti için Milli Görüş’ü yeniden sahaya indirecek güç olacağı kanaati her geçen gün güç kazanıyor. AK Parti’nin öznelliğini ve çekiciliğini kaybettiği ve olağanüstü erken seçim sürecinin hız kazandığı bir dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde yeni bir “Türkiye İttifakı” veyahut “Türkiye Koalisyonu” için tüm hamleler yapılıyor.