İslam ve Türk Dünyası’nın en önemli büyük şehirlerinden birisi Bursa! Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucu başkenti olmasının ötesinde son 50 yılda üstlendiği Ensar ve Muhacir merkezi olma özelliği ile daha değerli bir kent olan Bursa, son dönemde yine birilerinin taktiksel hedefinde! Bursa Valisi Mahmut Demirtaş koordinasyonunda İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ile MİT, son dönemde çok önemli operasyonlar ile şehir ve ulusal güvenlik açısından kıymeti büyük adımlar atıyorlar. Bu sebeple; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Bursa’daki tüm unsurlarına şükranlarımızı sunarken, Allah yar ve yardımcıları olsun diyerek dua etmeyi ihmal etmiyoruz…
Eleştirdiğimiz kadar takdir etmesini de iyi biliriz. Bu sebeple; Bursa Milletvekili Sayın Mustafa Varank’ın önceki gün Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın öznesi olduğu öz çekim paylaşımı çok değerli diyebilirim. Sosyal medya paylaşımımda da ifade ettiğim üzere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Bursa’ya gelmesi ve Bursaspor Basketbol maçlarından birine katılması, 1326 ve öncesinden bugüne değerli olan şehrimize daha fazla değer ve güç katacaktır. Bursa’nın ekonomik ve sosyal gücü kadar Bursaspor’un marka gücünü de çok iyi bilmemize rağmen, şehrin ve gençlerin yarınları için artık siyasetin ötesinde radikal adımlar atarak bütünleşmeye daha fazla ihtiyacımız olduğunu kabul etmeliyiz.
Görmekteyiz ki; Dünya yeni bir savaşın son hazırlıklarını tamamlamak üzere! Amerika Birleşik Devletleri yenidünya savaşına Siyahî, Asyalı ve İsrail’e bağlılığı tam bir kadın başkomutan ile girme konusunda kararlı. Her ne kadar Trump’ın kazanacağı yönünde ciddi söylemler oluşmuş olsa bile Amerika gibi bir ülke 10 yıl sürecek yeni bir savaş için 80 yaşına merdiven dayamış radikal bir lider ile yola çıkmak istemez! Bu sebeple; CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik, “isterlerse 29 Ekim’de tekrar buluşabiliriz” çağrısını çok değerli bulduğumu ifade etmek isterim.
Deprem konusunda olduğu gibi sanayi ve teknoloji konularında da Bursa’nın fotoğrafını çok iyi çekmeye mecburuz. Dünya savaşının birçok etken ile oluşturulmaya başlandığı bir dönemde deprem, doğal afetler, olağanüstü hal ve istihbarat tecrübesi yüksek bir isim olan Elazığ Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman’ın Çanakkale Valisi olarak atanmasını tesadüf görmeyenlerdenim. Tokat ve Kütahya Valilik görevlerinde bulunan Doç. Dr. Ömer Toraman’ın Kaçakçılık, İstihbarat ve Bilgi Toplama konularında ki başarılı özgeçmişini de değerlendirdiğimizde, Ankara; Bursa’nın etrafını güçlü isimlerle donatmaya başladı diyebiliriz.
Elbette Çanakkale Valiliği’ni başarılı bir şekilde yürüttükten sonra Türkiye’nin en önemli sanayi, ticaret, teknoloji ve liman kentlerinden olan Kocaeli Valiliğine atanan Vali İlhami Aktaş’ı da es geçmek imkânsız. Deprem bölgesinde önemli başarılara imza atan Vali İlhami Aktaş, Çanakkale’de şehrin kalkınması ve ulusal kimliğe daha fazla hizmet edebilmesi için çok başarılı projeleri hayata geçirdi. Bursa, son kararname ile dört tarafından desteklenen güçlü bir şehir konumuna geldi diyebiliriz. Balıkesir, Çanakkale, Kocaeli, Yalova ve Eskişehir ile Bilecik Valilerinin başarılı koordinasyonu sayesinde inanıyorum ki; Bursa, yüzlerce yıldır süre gelen güçlü ihtişamını sürdürmeye devam edecektir.
Barış için savaşmak zorundayız! Sömürge olmamak için kendi teknolojilerimizi yerli ve milli gençlerimiz ile üreterek markalaştırmaya mecburuz. Türkiye’nin iç siyasi kavgalardan kurtularak hızla bütünleşmeye ihtiyacı olduğu bir dönemde, Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50’nci yıl kutlamalarında ortaya çıkan fotoğrafları çok kıymetli buluyorum. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile üçlü buluşmasını ve TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un bu fotoğraflara yansıması aslında hem Asya Pasifik hattına hem de Avrupa ile Amerika hattına önemli mesajlar iletiyor.
Türk Dünyası kadar İslam Dünyası da yüzyıldır dökülen kan ve gözyaşlarından bıktı! Türk İslam coğrafyasının sürekli birileri tarafından hedef alınmasına, Türkiye Cumhuriyeti Devleti liderliğinde komşu devletlerin artık sessiz kalacağını düşünmüyorum! Bu sebeple; Bursa, tüm şehirlerden ve stratejilerden daha değerli bir konuma yükseldi diyebiliriz. Bursa, Ankara’da en az 1 Bakan ile temsil edilmek zorunda! Ve yine Bursa’nın Ankara’da birden fazla Bakan Yardımcısı, Genel Müdürü, Valisi olmak zorunda! Evet, Bursa kültürü ve tarihi ötesinde inançları ile bezenmiş Milli Gençlere Ankara’da daha fazla koltuk verilmesi için her adımı atmak zorundayız. Nüfusu 5 Milyona dayanan Bursa’nın hızlı tren sorunu başta olmak üzere tüm sorunlarını 20 Milletvekili ile tüm siyasi partilerin Genel Merkezlerinin çözmesi için ortak akıl buluşmalarını hızlandırmalı ve güçlendirmeliyiz. Kabul etmeliyiz ki; kavga ederek hiçbir yere varamıyoruz. Kaybettiğimiz en değerli unsur sadece zaman değil! Çok fazla faydalı projeyi Bursa’nın kendi iç dinamiklerinin kavgaları veyahut küslükleri yüzünden kaybettiğimizi görmek ve kabullenmek zorundayız. Daha Güçlü bir Bursa mümkün…