Bursa’nın kurtuluşunun 102’nci yıl dönümünde şehre ve ülkeye dair birçok konu başlığında sizleri buluşturmak istediğim bir yazı ile hepinize merhaba diyorum. Evet, Aziz Şehitlerimiz ve Kahraman Gazilerimizin büyük mücadeleleri ile Bursa’nın kurtuluşunun 102’nci yıldönümünde hür, bağımsız ve güçlü Türkiye’nin köklü şehrinde huzurla yaşıyoruz…
İngiliz denetimi altındaki Yunan askerlerinin Bursa’ya 8 Temmuz 1920'de girişi ile başlayan işgal süreci, 11 Eylül 1922'de Türk ordusunun kente girmesiyle sona erdi. O günden bugüne geçen süreçlerde Türkiye’ye her daim güç katan Bursa, göç ve göçmen şehri olarak Asya’dan Avrupa’ya adeta Anadolu’da bir kilit taşı vazifesi üstlendi. Bursa’nın kurtuluşu kadar bizlerinde kurtuluşu önemli diye düşünüyorum. Bursa adına hızla projeler üreteceğimiz, siyasi kavga ve çekişmeleri erteleyeceğimiz, günü geçmiş siyasi üsluplardan ve çocuksu paylaşımlardan vazgeçmemiz gereken bir dönemdeyiz. Dün iktidar olanların bir kısmının bugün ortalıkta muhalefet olmak adına yürüttükleri çırpınışları üzüntü ile seyrediyorum. Kabul etmeliyiz ki, 22 yıllık iktidarın arkasından halkın, mevcut yönetimi ama sandığa gitmeyerek ama sandığa gidip mevcut yönetene oy vermeyerek gösterdiği seçim sonuçları ile ortaya çıkan demokratik sonuca herkes saygı duymak zorundadır! Bunu ben değil, Sayın Recep Tayyip Erdoğan söyledi…
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey başta olmak üzere bugün görevde olan tüm Belediye Başkanları ve Belediye Meclis üyeleri hem ilçeleri hem de şehrin bütünü itibariyle sorumluluk yüklenmiştir. Bugün “Bursa’da güzel işler oluyor” paylaşımımıza kaba ve kırıcı üsluplar ile yaklaşanların yürüttükleri bu negatifleştirme kampanyaları, onların ve sözüm ona temsil ettikleri siyasi partinin saygınlığına hiçbir katkısı olmadığını hepimiz kabul etmeliyiz. Her zaman söylüyorum, siyaset yapmayı bilmiyorsanız veyahut ağzınızdan çıkanları kulağınız duymuyorsa yapmayın bu işi değerli arkadaşlar. Sonuçta hepimiz aynı şehirde yaşıyoruz! Kabul etmeliyiz ki; hiçbir siyasi parti veyahut süreç Genel Başkanı başta olmak üzere Genel Merkez ve İl ile İlçe yönetimlerinin ipoteği altında değildir! İl ve İlçe Başkanları gibi Genel Başkan ve Genel Merkez yönetimleri de değişir. Değişmeyen tek şey, vatandaş ile vatandaşın seçme ve seçilme hakkıdır!
Şimdi dönelim Bursa’ya! Bursa’ya 22 yıldır hızlı tren getiremeyen bir iktidarın; kaybettiği belediyesinin başkanının belediyeyi, umreye giderayak seçimi kazanan muhalefet adayına terk etmesi zaten siyasi bir çöküşün en net fotoğrafı değil midir? Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni kazanan Mustafa Bozbey’e makamı teslim edemeyen iktidar Belediye Başkanı ile Osmangazi Belediyesi’ni alnı açık bir şekilde herkesin gözü önünde seçimleri kazanan muhalefet adayı Erkan Aydın’a teslim eden iktidar Belediye Başkanının zihniyeti arasında elbette uçurum vardır! Yani 22 yıldır Türkiye’yi yöneten Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Osmangazi Belediyesi’ni 15 yıldır yöneten Sayın Mustafa Dündar’ın duruşunu kesinlikle sorgulamazken, halkın teveccühü ile göreve gelen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’i ziyaret eden MUŞSİAD ailesinin şehirlerimiz ve ülkemiz adına yapacakları güzel işleri neden baltalamaya çalışıyoruz? Bursa’ya dair güzel işler olması, neden birilerinin gözüne batıyor?
Türkiye’nin kaybettiği başlıca noktalar arasında; ırkçılık, ötekileştirme, karşısındaki toplumu ezik görme gibi hastalıklar yatmaktadır. Fazla değil, son 4 yıldır ülke olarak yaşadığımız felaketler başta olmak üzere günlerdir Filistin ile Gazze de tüm dünya önünde yaşanan soykırımdan hiç ders almadınız mı? “Ya, bir ve beraber olalım veyahut Cenabı Hak bizleri de en ağır şekilde cezalandıracak” diye hiç düşünmez misiniz? Nedir bu öfke, kin, haset ve aşağı görme! Rüzgârın bir saniyesine hükmedemeyecek olmana rağmen benim için, rüzgârın estiği yöne dair nefis kokan ifadelerini nasıl bir Müslüman sarf edebilir? Ve akabinde yazıp sonrasında yazdıklarımızı silmek zorunda kalmak ne kadar aciz bir durumdur? Bursa’da güzel olan şeyler çoktur ve kaçırmış olabiliriz! Her zaman her şeyi takip edemeyebiliriz. Sonuçta hepimiz insanız! Ancak; kalp kırarak, gönül kırarak iktidar olamayacağınızı 31 Mart seçimlerinde bu Millet üzerinize basa, basa sizlere öğretmedi mi?
Şimdi gelelim ana konu başlıklarımıza… Bursa’da olası bir deprem olduğunda hangi korunma yöntemleri ile bu depremden kurtulacağız? 22 yıldır Bursa’yı yönetenlerin bıraktığı Bursa’da hangi önlemler alındı? Bursa’nın çarpık kentleşme sorununu ve şehrin içerisinde dağınık bir şekilde hava ve çevre kirliliğine neden olan üretim haneleri ne yapacağız? Çarşamba, Altıparmak, Heykel, Setbaşı, Teleferik, Bağlarbaşı, Yavuzselim, Emek, İhsaniye ve daha birçok noktadaki eski ve depreme dayanıksız yapı stokundan bugüne kadar neden kurtulamadık? 22 yıldır ne eksikti ki, Bursa; deprem başta olmak üzere birçok afet için böylesine hazırlıksız bırakıldı? Depreme dayanıksız olduğu için yıkılan ama yerine yenisi yapılmayan okullarımız için ne düşünüyorsunuz? Bitmeyen hastaneler ve yıkılmaya yüz tutmuş kamu binaları hakkında Bursa Milletvekilleri daha ne kadar susacak? Ankara ve Bakanlıklar Bursa’ya dair hangi önlemleri alıyor?
Şehrin göbeğinde bir türlü aktif olmayan Gökdere parkı başta olmak üzere birçok park içerisindeki uyuşturucu ticaretini nereye kadar emniyet güçleri ile engelleyeceğiz? Neden yerel yönetimler bu alanları inşa ederken tüm konu başlıklarını düşünerek detaylı çözümler üretmedi? Hamitler Mahallesi’nde yıllara meydan okuyan ve olası bir depremde yıkılmasından korkulan Adnan Türkay Ortaokulu yerine neden yeni bir okul Milli Eğitim Bakanlığı planlamasına 22 yıldır alınamadı? 22 yıldır bu bölgenin seçmeni AK Parti ve Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a oy vermiyor mu? Bursa’nın en güçlü sivil toplum kuruluşlarından olan BESOB binasının önünden yol geçmiyor! BESOB binası önündeki otoparka girmeden binaya giriş yapılamıyor! Belediye BESOB binasının arkasına park ve park çevresine otopark yapmış ama yüksek kaldırımlar nedeniyle araçlar giremiyor? Pardon ama Yıldırım Belediyesi’ni kim yönetiyor? Yıldırım Belediyesi’nde kim iktidar? Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’a kambur olanlar kimler? Neden 100 binden fazla üyesi bulunan BESOB ve çevresi Bursa esnafı ile sanatkârlarının hak ettiği değere 22 yıldır ulaştırılamadı? Ticaret Bakanı 22 yıldır kaç defa bu binaya geldi? Peki ya her şeyimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan hemen karşısında miting yaptığı Gökdere Miting alanından neden bir kere bile bu binaya gelerek Bursa esnaf ve sanatkârları ile hemhal olmadı?
Evet; Bursa, Kahraman Türk Ordusunun 11 Eylül 1922 günü şehre girmesi ile kurtuldu. Peki, biz? Bursa’nın suyu yeter mi diye konuşurken, barajlarımız ne kadar sağlam hiç düşündük mü? Sıkışınca benim rüzgârımı veyahut rüzgârın estiği yöne göre benim dönüşümü hesaplamak ile meşgul olan AK kardeşim, enflasyon yüzde kaç? Bursa’da olan güzel şeyleri kaçıran değerli insan, sende Bursa’da güzel olan bir değersin farkında değil misin?
Üzmeyin, kırmayın, konuşturmayın beni! Benim kanım A Negatif ama ben pozitif bir adamım! Gün olur kanıma ihtiyacınız olur. Gün olur duanıza ihtiyacım olur. Ya bırakın her şeyi, gün olur sizin bana benim size yani birbirimize ihtiyacımız olur. Allah göstermesin bir deprem, bir sel, bir işgal veyahut iç savaş çıkarmaya çalışanlar olur, sırt sırta omuz omuza vermemiz gerekecek olur! Kısacası; gün olur birbirimize muhtaç oluruz. Bari o gün geldiğinde yüzümüze bakabilecek kadar yumuşak dilli, merhametli ve iyi niyetli olalım. Orhan Gencebay’ın dediği gibi “hatalarımla sevin beni” demiyorum ama “Allah yarattı diye Allah rızası için sevin” ya da siz bilirsiniz sevmeyin ve sevmediğiniz ot burnunuzun dibinde bitsin…
Sözün özü; Bursa Muşlu Sanayici ve İş Adamları Derneği MUŞSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Durgun ve dernek üyeleri, Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mustafa Bozbey’i ziyaret ederek kendilerine şehirlerimize ve ülkemize değer katacak birkaç proje sundular. Projelerin içeriği ilgililerinde olmakla birlikte şunu ifade edebilirim ki; Asya’nın Anadolu kapısı Muş ile Anadolu’nun Avrupa kapısı Bursa arasında güçlü bir bağ oluşuyor. Kültürel ve sosyal anlamda uzun yıllara dayanan bu bağ, son birkaç yıldır ekonomik anlamda Türkiye’ye şehirlerimiz üzerinden değer katıyor. Bursa’da güzel şeyler oluyor. Muş ilinden bir şekilde, bir nedenle Bursa’ya 40-50 yıl belki de daha önceki yıllarda gelen insanlar şehre ekonomik değeri ve getirisi yüksek yatırımlar yapıyor. Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Muşlu değil mi? Bursa’da, Bursalı olup yüzyıldır tek başına Üniversite yapan var mı? Her şey bir emek ve bir birliktelik ile olmuyor mu? Bursa’da güzel şeyler oluyor. MUŞSİAD; önceki gün Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı’nı ziyaret etti, bir başka gün bir başka makamı ziyaret edeceklerdir. Bursa için güzel işler yapılırken bu işleri yapacak kurumların ve makamların başarılarını desteklemek neden zul geliyor? Ya da ne diye canınız sıkılınca bana sarıyorsunuz? Bakın işinize gücünüze! Hepinizi seviyorum. Bursa’nın kurtulduğu şu mübarek günde hepinize hakkımı helal ediyorum. Çünkü biliyorum ki; Allah affedicidir, affetmeyi sever…