Ankara’da ülkeyi yöneten dinamikler ekonomik gerçekleri görmezden gelerek birbirleri ile ip atlaya dursun, Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu geniş kapsamlı bir program çerçevesinde geldiği Bursa’da iktidara adeta meydan okudu. Kabul etmeliyiz ki, iktidarın içi boş cümleler kurmak yerine umut ve çözüm yaratacak somut değişimler için adım atma zamanı geldi de geçiyor. Bursa’da yaşanan gelişmeler bize gösteriyor ki; Ankara için vakit tamam!
Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik buhran, küresel ekonomik krizlerle birlikte derinleşirken, Ankara maalesef toplumun sesine ve yüreğine cevap verecek netlikte adımlar atmamakta ısrarcı. Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde yaşanan atraksiyonlar Türkiye’nin yakın gelecekte erken seçime gireceğinin en somut emareleri olurken, Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu Bursa’dan Ankara’ya “yönetemiyorsanız seçime gidin” mesajını en net ifadelerle verdi. Osmanlı tarihinden örnekler vererek hem sorunlar hem de çözüm yolları ile iktidara yüklenen Ekrem İmamoğlu, İstanbul gibi Bursa’nın da Osmanlı’nın Başkenti olduğunu ve tarih yazan bir şehir olarak binlerce yıllık kültürü ile yeni tarihler yazmaya hazır olduğunu vurguladı!
Yazılarımı yakından takip edenler bilecektir ki; hem son genel seçimler hem de yerel seçimler sürecinde İstanbul’un aksine Bursa’nın küresel dünya ile savaşın kalbi olduğunu sürekli ifade etmiştim.
İstanbul’un fethinin ötesinde hem Asya’dan Avrupa’ya uzanan akınlarda hem de Balkanlar ile Avrupa ve Rusya coğrafyasına yönelik hamlelerde Bursa her daim Türk İslam coğrafyasının ileri karakolu ve komuta merkezi olmuştur. Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Bursa’da ifade ettiği tarihi başkentler vurgusu aslında hem ulusal hem küresel dinamiklere net bir liderlik mesajı olarak okunmalı.
Sivil toplumun önemli bir paydaş olduğunu ifade eden Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu; “önümüzdeki süreçte oluşturacağımız birçok projede sivil toplum kuruluşları ortağımız olacak. Çalışmalarımızda sivil toplumla beraber Bursa’nın sorunlarını masaya yatıracağız. Sivil toplum, Bursa’nın geleceğini şekillendirme konusunda önemli bir paydaşımızdır. Tüm sivil toplum kuruluşlarına ve odalarımıza katkı ve destekleri için şimdiden teşekkür ediyorum. Bursa’nın Kent Anayasası’nı hep birlikte inşa edeceğiz. Bursa, en yüksek ekonomik değer oluşturan 5 ilimizden bir tanesidir. Bursa ile gurur duymamız gerekiyor. Büyük bir imparatorluğun kurulduğu coğrafyanın ana merkezi olan Bursa, Türkiye’deki sanayileşmenin de merkezidir. Bursa, Türkiye’nin dünyaya açılan önemli kapılarından birisidir. Bursa’da üretim yapan insanlar, ortak akılla hareket etmeyi herkesten iyi bilirler. Her alanda dayanışması güçlü bir şehirdir Bursa. Bursa ve İstanbul aynı tarihi yaşıyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun iki başkentinden bahsediyoruz. Ortak fırsatlarımız ve tehditlerimiz var. Deprem gerçeği, iki şehrin de önemli meselesidir. Birlikte çalışacağız. Birlikte çözümler üretiyoruz. Şehrin göbeğine TOKİ konutları nedir Allah aşkına! Bunu kentsel dönüşüm olarak düşünüp harekete geçiren akıl ve anlayışla bu iş çözülemez. Bizler, bu çözümü doğru planlama, doğru yapı stoku yenilemesiyle, altyapı güçlendirmesiyle başarabiliriz. Hep birlikte el ele ereceğiz. Sorunları tespit edeceğiz. Günü geldiğinde güzel kadrolarla, memleketin evlatlarıyla sorunların hepsini biz çözeceğiz” diyerek net ifadelerle ve isim vermeden iktidarın ülkenin olduğu gibi şehrinde sorunlarını çözemediğini ifade etti.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin 47 yıl sonra Mustafa Bozbey’in Büyükşehir Belediye Başkanı olması ile birlikte kazandığı Bursa zaferi, siyasi açıdan iktidarın güven kaybetmesine ve muhalefetin iktidar olabileceğine olan inancın perçinlemesine neden oldu. “Bir kişinin çok fazla şeyi değiştirebileceği” vurgusunu bundan yaklaşık 30 yıl önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan duyanlar olarak Mustafa Bozbey ile gelen başarının Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı yapma olasılığını görmezden gelmemiz beklenemez!
Bursa’da son dönemde öne çıkan isimlerin başında yer alan Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal ile Ekrem İmamoğlu sonrasında gündemi değerlendirdik. Muş kökenli siyasetçiler ile birlikte konuya dair önemli tespitlerde bulunan CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal; “Türkiye’nin yarınlarını var eden Gazi Atatürk, köylü ve çiftçiler ile zaferi birlikte inşa etmiştir. Emekçi ile atılan her adım zaferle sonuçlanmıştır. Türkiye’nin ekonomik koşulları ve yerel yönetimlerin borç batağı gerçekliği ortadır. Türkiye’nin şahlanması için yüreklere dokunacak bir lidere ve dinamizme ihtiyaç var. Bugün Cumhuriyet Halk Partisi, halkın desteği ile hem Bursa’da hem de ülkenin birçok coğrafyasında lider konuma gelmiştir. Demokrasi, adalet, eşitlik, birliktelik sözlerini vurgulayan ve bu kavramlara sahip çıkan Cumhuriyet Halk Partisi’nin son yerel seçimler ile yaktığı meşale Bursa’yı da aydınlatmıştır. Yurttaşların yaşadığı zorlukları ve kurumların içerisinde bulunduğu tek adam rejimi çıkmazını görmek zorundayız. Toplumsal barış ve uzlaşı için vatandaşın doğru yanıtı sandıkta verdiğine hepimiz şahitlik ettik. Kentlerden Ankara’ya yapılan çağrıya ne Cumhuriyet Halk Partisi ne de iktidarın kayıtsız kalma şansı yoktur. Köylü, çiftçi, işçi, esnaf hep birlikte değişim için yürek yüreğe, kol kola yola çıktık. Zafer fazla uzak değil” diyerek vatandaşların CHP’ye ülkeyi yönetmesi için bir fırsat vereceğini ifade etti.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde seçim zaferleri kazanmasında önemli aktörlerden birisi de doğu ve güneydoğu seçmeni. Bursa’da iş dünyası başta olmak üzere birçok alanda öne çıkan Muşluların siyasette son 10 yıl verdikleri mücadele, Cumhuriyet Halk Partisi’nin verdiği adaylıklar ile bambaşka bir boyut kazandı. Cumhuriyet Halk Partisi son yerel seçimlerde Yıldırım Belediye Başkanlığı’na Avukat Mehmet Önder Mutlu ve Gürsu Belediye Başkanlığı’na İş İnsanı Haşim Öztürk’ü aday göstererek radikal bir adım attı. Yine son genel seçimlerde CHP Bursa Milletvekili listelerinde Muşlu iki isim yer almıştı. İktidarın ve merkez sağın son dönemde uzak kaldığı Muş başta olmak üzere doğu ve güneydoğu bölge halkı hem genel seçimlerde hem de yerel seçimlerde sandıkta belirleyici bir rol üstlendi. Önceki akşam Ekrem İmamoğlu programı sonrasında bir araya geldiğimiz Muşlu iş insanları ve siyasetçileri Mehmet Nuri Çelik, Mehmet Önder Mutlu, Haşim Öztürk, Mehmet Kalır ve Mesut Şehitoğlu’nun ifade ettiği cümleler, iktidarın hatalarını ve CHP’nin süreci fırsata çevirme hamlelerini net bir şekilde ortaya koyan açıklamalardı diyebilirim.
Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Saymanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Nuri Çelik, “hem genel merkezimiz hem parti dinamiklerimiz Bursa’da doğru adımlarla güzel bir sinerji yakaladı. Milletvekilimiz ve PM üyemiz Orhan Sarıbal’ın da ifade ettiği gibi Bursa’da iktidar değişimini hissediyoruz. Bursa İl Başkanımız Nihat Yeşiltaş ve Büyükşehir Belediye Başkanımız Mustafa Bozbey ile tüm belediye başkanlarımızın ortak akılla yürüttükleri çalışmalarda vatandaşın bizleri iktidara taşıma heyecanını görüyoruz. Doğu ve Güneydoğu ile Muş siyaseti açısından değerlendirdiğimizde ise masa birçok şeyi anlatıyor” ifadelerine yer verdi.
Bursa kapalı çarşı esnafı ile buluşan, Osmangazi ve Orhangazi Türbelerinde vatandaşlar ile el açıp dua eden, Bursa Valisi Erol Ayyıldız başta olmak üzere Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’i makamında ziyaret eden Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Bursa mesajları çok önemli. Bursa’da kazanılan Büyükşehir Belediyesi seçimlerinin önemini Osmangazi Belediyesi’nde Erkan Aydın’ın kazandığı zafere de vurgu yaparak ifade eden Ekrem İmamoğlu, Bursa ziyaretiyle aslında Cumhuriyet Halk Partisi’nde asıl patronun kim olduğu sorusunu da varlığı ile yanıtlamış oldu diyebiliriz. Ve yine Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Bursa’da sarf ettiği söylemler ile verdiği mesajları çok iyi okumak gerekiyor.