Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde 9 Eylül 1923 tarihinde kurulan Cumhuriyet Halk Partisi; Türkiye’nin ana muhalefet partisi olarak son yerel seçimlerde yerelde iktidar başarısını yakalamış, varlığı yüzyılı aşan Türkiye’nin ilk siyasi partisi. Ve yine kısa adı ile CHP tam adı ile Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Eczacı Özgür Özel, son yerel seçimlerde iktidarı omuzlayan yenilikçi, dinamik ve entelektüel lider olarak gençlerin desteğini almaya devam ediyor. Özgür Özel liderliğindeki CHP’ye yerelde iktidar olma başarısını getiren isimler ise; İstanbul’da Ekrem İmamoğlu, Ankara’da Mansur Yavaş ve Bursa’da Mustafa Bozbey’dir. Peki, CHP yerelde iktidar olduğu halde yerel seçimlerin üzerinden daha 1 yıl geçmemesine rağmen neden derin bir çıkmaz içerisine girdi?
Lider o dur ki; başarıyı hazmedebildiği kadar başarısızlık süreçlerini de doğru okuyabilsin. Hiçbir zafer yoktur ki, liderin tek başına kazanabildiği bir zafer olsun. 50 yaşında, Türkiye’nin ana muhalefet partisi Genel Başkanı olan Eczacı Özgür Özel; son dönemde hayata geçirdiği hamleler ile CHP’yi Türkiye partisi yapmaya çalışırken, aslında CHP içerisinde güçlü bir kesime kendisini tasfiye etme fırsatlarını da yarattı. Evet, önümüzdeki birkaç ay içerisinde göreceğiz ki; CHP’de olağanüstü bir kongre süreci yaşanacak ve Genel Başkan Özgür Özel, koltuğunu tanıdık bir isme devredecek! İşte o vakit geldiğinde hem CHP içerisindeki dengeler yeniden kurgulanacak hem de olası anayasa referandumu, erken seçim ve akabinde yerel seçimler denklemleri yeniden şekillenecek. CHP Genel Başkanı Özgür Özel sayesinde koltuğunda oturanlar belki de onun görevden el çektirilmesi ile birlikte kendi parti tabanlarının hamleleri ile kısa sürede koltuklarını parti içerisindeki başka arkadaşlarına devredecekler! Bu değişimin ilk örneklerini önce ilçe belediyelerinde görmeye başlayacağız. Akabinde İl ve Büyükşehir Belediyelerinde bazı değişimler söz konusu olacak! Peki, CHP neden yerelde sağladığı iktidar başarısını ülke genelinde elde edemiyor?
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun o gün 74 yaşında olmasına rağmen 2023 seçimlerine gidilen süreçte hayata geçirdiği çok partili ittifak süreci sayesinde CHP; genel seçimlerde hem Türkiye’nin her kesimine yayıldı, hem de ciddi anlamda oy oranını artırarak Milletvekili sayısını yükseltti. Son genel seçimlerde; Demokrasi ve Atılım Partisinden 15 vekil, Gelecek Partisinden 10 vekil, Saadet Partisinden 10 vekil, Demokrat Partiden 3 vekil ve İYİ Partiden 1 vekil CHP listelerinden seçime girerek seçildi. Vekiller seçimden sonra partilerine geri döndükten sonra CHP'li olarak seçilen vekil sayısı 129 oldu. Türkiye Değişim Partisi genel başkanı Mustafa Sarıgül de CHP listelerinden seçime girdi fakat partisine geri dönmedi. İşte bu denklem sonrasında güç kazanarak yerel de iktidar olan CHP, Genel Başkan Özgür Özel’in geçtiğimiz gün bizzat parti rozetini taktığı Ankara Milletvekili Adnan Beker nedeniyle adeta ikiye bölündü. Ankara Milletvekili Adnan Beker, İYİ Parti'den istifa ederek CHP'ye katıldı. Ve bu katılım, Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde gelenekçiler ile yenilikçiler tartışmasını bir kere daha çok derinden ateşledi. Öyle ki; CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal; “Herkes için CHP diyebiliriz ama” başlığı ile başlayan ciddi kaygı notları içeren keskin bir paylaşım gerçekleştirdi. Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, paylaşımı içeriğinde; “14 Mayıs seçimlerinde Millet İttifakı’nın ortak adayına destek vermediğini açıkça beyan eden Adnan Beker’in bugün CHP saflarına katılmasının partimizin genişlemesine katkı sunacağı yanılgıdır” ifadeleri ile süreci en ağır şekilde eleştirdi.
Paradigmalar ve handikaplar!
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi aritmetiğinde yaşanan çıkmaz böyleyken, CHP’nin en güçlü olduğu Büyükşehir’lerde yaşanan paradigmalar ise çıkmazın hem genişlediğini hem de derinleştiğini gözler önüne seriyor. CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı olma sürecini tek aday olarak örgüt karşısına çıkan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu omuzlarken, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş sürece dair halen daha son sözünü söylemediğini ifade etmekten çekince duymuyor. Ve yine CHP’nin 47 yıl sonra Mustafa Bozbey ile Büyükşehir Belediyesi’ni kazandığı Bursa’ya bir defa gelen Sayın Genel Başkan Özgür Özel’in ağırlanma hususu yine kendisinin Türkiye Büyük Meclisi’ndeki açıklamaları sonrası gündeme bomba gibi düşüyor!
Önceki dönem Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı ile ilgili Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı ve Bursa Milletvekillerinin ağzını bıçak açmazken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Bursa üzerinden Türkiye gündemine ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ayar verme girişimi bir cesaret mi yoksa bir handikap mı? Evet, birileri CHP’de taşları karmaya ve CHP’yi kendi içerisinde karıştırmaya devam ediyor. Peki; CHP bu çıkmazdan kurtulabilecek mi?
Bursa’da toplumun gözleri önünde yaşanan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’ın ilk seçimlerde Büyükşehir Belediye Başkanı olma hamleleri ile Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in “sıfır sorun” merkezli siyaset bakış açılarını değerlendirdiğimizde; CHP’de işlerin çok karışık olduğunu ifade edebiliriz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bursa genelinde bile çok kutuplu bir siyaset ile sürdürdüğü sürecin yansımalarını Osmangazi ve Yıldırım’da gerçekleşen İlçe Kongrelerinden ve yine Osmangazi’de Erkan Aydın’ın kendi ekibi ile tam saha preslerinden okumak mümkün.
CHP’nin kilit taşı Bursa…
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu yeniden CHP Genel Başkanı olur mu? Sayın Kemal Kılıçdaroğlu; Özgür Özel’i Olağanüstü Kongre sürecine sürükleyerek, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu CHP Genel Başkanı yapar mı? Özgür Özel döneminde CHP içerisinde geriye itilen seçilmişler ile ileriye çıkarılan seçilmişlerin kavgası daha fazla büyür mü? İşte tüm bu soruların cevabını Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi ve Örgüt, topluma net ifadeler ile vermek zorunda! Neden mi? Şöyle ki; Cumhuriyet Halk Partisi’nin son genel seçimlerde ittifak olarak aldığı parti oy oranı yüzde 22,65 ittifak oy oranı yüzde 47,82 olarak karşımıza çıkıyor. Ve yine son yerel seçimlerde CHP’nin aldığı oy oranı ittifak destekleri ile yüzde 37,81 olurken; 14 Büyükşehir Belediyesi, 314 İlçe Belediyesi ve 60 Belde Belediyesi CHP kadrolarına geçti. Ve yine son yerel seçimlerde CHP, bu başarıyı elde ederken Türkiye genelinde katılım oranı yüzde 6,18 düşerek yüzde 78,42 oranında kaldı! Yani AK Parti’nin kaybettiği 2 Büyükşehir ve İl ile İlçe Belediyelerinde CHP’nin kazanmasının nedeni; oy oranının artması değil aksine AK Parti ve Cumhur İttifakı seçmenin önemli bir kesiminin sandığa gitmemesi veyahut sandığa gitmesine rağmen boş oy kullanması olarak gözler önüne seriliyor. Ve yine AK Parti’nin kaybettiği tüm belediyelerde oy oranını etkileyen bir diğer husus Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan’ın çıkardığı Belediye Başkan ve Belediye Meclis üyesi adayları olarak değerlendirildi! Yani vatandaş Yeniden Refah Partisi’ni yarınlar adına bir çıkış ve alternatif olarak sandıkta ortaya çıkardı. Tüm bu denklemlere göre baktığımızda yerelde iktidar olan CHP’ye rağmen AK Parti; 12 Büyükşehir, 346 İlçe ve 168 Belde Belediye Başkanı kazandı. Ve yine yüzde 7,23 oy kaybı yaşayan AK Parti; yüzde 9,24 oy artışı yaşayan CHP’ye rağmen 596 İl Genel ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi ve 8.174 İlçe Meclis Üyesi kazandı. Ve AK Parti oy kaybetmesine, CHP ise yerel seçimlerde birçok belediyeyi kazandığını iddia etmesine rağmen Büyükşehirler dışında Özgür Özel tam bir zafer kazanamadı diyebiliriz. Ve daha önemli husus şudur ki; Bursa’da CHP değil Mustafa Bozbey, İstanbul’da CHP değil Ekrem İmamoğlu, Ankara’da CHP değil Mansur Yavaş seçimleri kazanan isimler oldu. Bahse konu isimler büyük şehirlerinde aldıkları kişisel oy oranları ile CHP üzerinde oy kazandıklarından ötürü Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, bahse konu üç isimle de son 1 yıldır beklenen samimi kaynaşmayı ve otokontrolü bir türlü sağlayamadı…
Sonuç itibariyle; Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir çıkmaz içerisinde olması ve parti içerisinde derinleşen kaosun büyümesi iktidarı pozitif anlamda etkilemezken, CHP’yi negatif anlamda etkilemeye devam ediyor. DEM partinin yeni süreçte elde ettiği kazanımları ve yine beraberinde diğer Sol partilerin ülkenin kırsal kesimlerinde artan üye sayılarını hesaba kattığımızda yarın seçim olsa sorusunun cevabı olarak “Cumhuriyet Halk Partisi kesinlikle iktidar olur” diyemiyoruz!