Tarihi yeni baştan yazmak istiyorlar. Kanımızla, canımızla elde ettiğimiz ne varsa elimizden almak istiyorlar. Bugünü unutturmak ve bugünden yüzyıl öncesine dönmek istiyorlar. Türkiye'nin yeniden dizlerinin bağını çözmek, ellerini bağlamak, ayaklarına prangalar vurmak istiyorlar. Kim mi bunlar? Dünden beri yüzümüze gülüp arkamızdan sövenler. Yani, müttefiklerimiz...
Dönüşüm, değişim, dünya devleti, küreselleşme, dijitalleşme, uzay çağı ve yeni ırk ya da yeni toplum gibi kavramlarla sınırları ortadan kaldırarak global bir sömürü sistemini harekete geçirmek isteyenlerin önünde ki en büyük engel, Türkiye. Dünya'nın içerisinde bulunduğu Covid-19 çaresizliğinde olduğu gibi çarelerin tükendiği her yerde geceye hilal misali doğan Türkiye, çoktan sabırlarını taşırdı...
Peki, şimdi ne olacak? Daha ne kadar kan dökebilirler? Veyahut asıl amaçları ya da hedefleri ne? Türkiye'nin üzerinde dolaşan kara belaların her biri şafak vakti çöküyor üzerimize. Öyle ki, biri bitmeden bir diğeri başlıyor. Depremler, seller diyerek süre gelen doğal afetler bir yandan, it sürülerinin sınırlarımız ötesinden ve içerisinden yürüttüğü katliam planları öte yandan. Asker, polis, istihbarat daha nereye kadar yetecek? Omuzlar daha ne kadar dik duracak. Ve Türkiye'ye hamaset ile bakan gözler ne zaman oyulacak, başları omuzlarından ne zaman alınacak?
***
Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de yürüttüğü çalışmalara Karadeniz'den verdiği özgüven dert oldu birilerine. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin omuz omuza dik durmaları misali...
Elbette yük ağır, yol uzun. Lakin, yükü omuzlayanlarında ağırlığını hiçe saymamak lazım. Hal böyle olunca, oyunu kuranlar oyunu da pusuyu da büyük kuruyorlar. Oyunun kalbinde de pusunun merkezinde de Bursa var. Evet, yanlış okumadınız. Bursa durduğunda Türkiye'nin duracağını, Bursa elegeçirildiğinde Türkiye'nin elegeçireleceğini çok iyi biliyorlar. O yüzden her hamleleri Bursa'ya yapılıyor. Bir yanda Bursa iş dünyası ile finans ve iş evlilikleri gerçekleştiriyorlar. Diğer yanda Bursa'da farklı isimlerle ve tamamen yerli ortaklıklarla istihbarat merkezleri kuruyorlar. Bursa'da var olan yabancı devlet ajan sayısı 2021 yılında daha da artacak!
Türkiye'nin vurulması için başlatılan adımlarda en büyük kart; dijitalleşme ve dijital para. Anadolu halen daha bu yeniliğe hazır değil. Öte yandan stratejik konumda ki Vali, Genel Müdür, Milletvekili ve iş insanlarına yönelik tehlikeli oyunlar kuruluyor. Son 2 yıldır bütün çabaları ile elde edemediklerini, 2021 yılı Ocak ayı ortasında sahnelemeye başlayacaklar.
Kış çok soğuk geçecek. Ve bu sonbahar da çok yaprak dökülecek. 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın yıldönümünü anarken, bu zaferin neler ve kimler feda edilerek kazanıldığını bir kere daha hatırlayın. Unutmayın; oyun yeniden başlıyor. Ve pusu; çok kanlığı olduğu gibi alçakça...