Türkiye nereye gidiyor? Ekonomi düzelecek mi? Yerel yönetimler depreme dair yeterli mi? Kabine değişecek mi? Dünya’nın Türkiye’ye bakışı nedir? Yeni bir pandemi veyahut soğuk savaş olursa ne yapacağız? Ve aslında sokaktaki vatandaşın aklının ön kısmında bunlardan ötesi yer alıyor! Doktor ilaç yazdı acaba eczaneden alabilecek miyim? Pazara gidecek param var mı? Doğalgaz, elektrik, su faturam ne kadar gelir? Evim depremde yıkılır mı? Kış, soğuk geçerse ne yaparım? Ramazan geldi, misafir alabilecek miyim? Kira mı ödeyebilir miyim? İşte tüm bu üst ve alt ekonomi gerçeklikleri ile toplum sistemi içerisindeki sorular bütününde Adalet ve Kalkınma Partisi 8’nci Olağan Kongresini gerçekleştirdi. Ve gördük ki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; “Oyun Kuran Adam”, “Oyun Kuran Lider” tanımlamalarını fazlası ile hak ediyor… Dünya yeniden şekillenirken, Türkiye’nin bu şekil değişikliğine dair gerçekleştirdiği hamleler çok değerli. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti’nin Büyük Kongresi’nde verdiği mesajlar aslında hem ulusal hem de küresel değerde büyük mesajlar. Türkiye’de var olan gelişmeleri yerelden ulusala, ulusaldan küresele değerlendirdiğimizde görmekteyiz ki; Türkiye, güçlü bir ülke. Hepimizin bildiği üzere son dönemde Papa Francis’in İznik’e gelişine dair şehir genelinde güçlü bir küresel hareketlilik yaşanıyor. Öyle ki, Bursa’daki hiçbir siyasi partinin veya sivil toplum kuruluşunun İznik başta olmak üzere şehirdeki etkinlik hareketliliği, Vatikan’ın İznik ve Bursa genelindeki faaliyetleri kadar güçlü değil! Peki, bu ne anlama geliyor? Vatikan neden İznik özelinde Bursa ve Türkiye gündemine odaklandı? İşte tüm bu sıcak gündemler içerisinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti Genel Başkan Vekili ve Bursa Milletvekili Efkan Ala ile önceki dönemler Bursa Milletvekili Önder Matlı’yı MKYK içerisinde tekrar görevlendirmesi şehir ve İl Başkanı Davut Gürkan adına bir başarı hikâyesidir diyebiliriz. Gençlik ve Kadın Kolları’nın gerçekleştirdikleri çalışmaları daha fazla sosyal medya ötesinde yerel basına dönük anlatmaları ve her şeyden önce Bursa’nın Gençlik ve Kadın Kolları Başkanlarını tanıması da siyasi anlamda AK Parti adına önemli diye düşünüyorum. Öyle ki; Bursa Gençlik Kollarından Atilla Ödünç ve Ahmet Kılıç Milletvekili oldu. Bursa Kadın Kollarından Emine Yavuz Gözgeç ve Emel Gözükara Durmaz Milletvekili oldu! Yanlış anlamayın çok bağıran başarılı diye bir kural yok! Eğer böyle olmuş olsaydı, Türkiye’yi; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetmiyor olurdu… Elbette şöyle gözümün kenarı ile baktığımda görmekteyim ki; önceki dönem Çanakkale İl Başkanı Naim Makas ve önceki dönem Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu ile Çanakkale Çan kökenli olan Fatih Şahin, MKYK listesinde yer alarak şehirlerine büyük bir başarı kazandırdılar. Yani diyorum ki; Bursa’nın komşusu Kocaeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dilinden düşmüyor ve yine diğer komşusu Çanakkale’den MKYK’ya üç isim giriyorsa bir yerlerde eksik veya hata vardır! Ve daha ötesi son dönemde Balıkesir çok ciddi bir siyasi ve ekonomik hareketlilik gösteriyor. Biz, Bursa özelinde Türkiye gerçeklerinde sadece ikaz ediyoruz. Hâsılı 18 yaşından bugüne “herkese ve her şeye rağmen bizim liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan” diyen birisi olarak “oyumuz belli liderimiz belli” diyenlerdenim. Neyse bunlar çok önemli konular değil! Siyasette her zaman böyle şeyler olabilir. Şimdi gözümüzü hafta içerisinde değişmesi muhtemel kabineye çevirelim. Kocaeli’den Bakan çıkar mı? Çanakkale’den Bakan çıkar mı? Daha doğrusu Fatih Şahin, Adalet Bakanı olur mu? Veyahut Bülent Turan, Gençlik ve Spor Bakanı olur mu? İşte bu sorular bence çok değerli sorular, değerli okurlarım. Kocaeli ve Çanakkale merkezli bu kadar güçlü bir MKYK hareketliliği yaşanırken, 10 AK Parti Milletvekili olan Bursa’dan kabineye kim Bakan olarak gider? Peki, Bursa’dan Ankara’ya Bakan gitmezse bunun siyasi ve ekonomik sonuçlarını nasıl değerlendirmeliyiz? Allah sağlık sıhhat versin, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli “Bilge Lider” olduğunu AK Parti kongresinde, AK Parti’ye MKYK düzeyinde geçen MHP kökenli İYİ Partili siyasetçiler ile kanıtladı. İşte tamda böyle bir dönemde İznik’e Papa gelmek üzereyken acaba diyorum “Oyun Kuran Adam” olarak ifade edilen Dünya nezdinde “Oyun Kuran Lider” olarak kabul gören Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan; Milliyetçi Hareket Partisi’nin Bursa’daki ağabeyi ve kritik ismi Sayın İsmet Büyükataman’ı Kültür ve Turizm Bakanı olarak kabineye alır mı? “Hoppala, nereden çıktı şimdi bu” diyenleri duyuyorum! Sayın Erdoğan; AK Parti Genel Merkez bünyesinde Türk Devletleri ile İlişkiler Başkanlığı kurarak başına İYİ Parti’den istifa ederek geçen MHP kökenli Kürşat Zorlu’yu getirmedi mi? Yani AK Parti içerisinde MHP kökenli olduğu bilinen bir Genel Başkan Yardımcısı resmen görev almadı mı? O zaman neden Kültür ve Turizm Bakanı olarak Cumhur İttifakı’nın en güçlü isimlerinden Sayın İsmet Büyükataman atanmasın? Ki, Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak Türk Devletleri ile İlişkiler’den sorumlu bir ismin atanacağı uzun zamandır gündemde! Türk Dünyası’nın kalbi Payitaht Bursa’dan kabineye yapılacak böyle bir Türk İslam hamlesi acaba Dünya genelinde nasıl bir ses getirir? Kültür ve Turizm Bakanı, MHP Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili Sayın İsmet Büyükataman olursa acaba Türk İslam Dünyası’nın gözünde Bursa, Türkiye ve Cumhur İttifakı nasıl bir vizyonel boyut kazanır? Uzun yıllardır Bakanlık nezdinde görmezden gelinen İznik, hem kültür hem inanç turizmi açısından bu vesile ile hak ettiği değeri alır mı? Türk İslam âleminin kaynaşması adına önemli bir adım atılmış olmaz mı? Tabi ki bizimkisi, baktığımız yerden yukarıya doğru hâsıl olan ihtiyaca dair bir işaret. Takdir elbette makam sahiplerinindir… İşte tüm boyutlardan bakarken “dönemi bitti” denilerek uzun zamandır üzerine toprak atılan Bursa Milletvekili Efkan Ala’nın AK Parti Genel Başkan Vekili olarak yeniden doğduğu bir kongreye şahitlik ettik. Sayın Efkan Ala için adı bende kalsın devlet aklını iyi okuyan bir isim kongre sonrasında şu ifadeleri kullanmıştı; “Ömer bey, Efkan Ala’ya sadece AK Parti’den bakarsanız eksik bakarsınız. Efkan Ala’ya, Avrupa ve Amerika çalışmaları ötesinde Asya ve Ortadoğu üzerinden bakmalısınız. Efkan Ala’ya bürokrasi ve devlet tecrübesi ile bakmalısınız. Ve şöyle de ifade etmeliyim ki; Efkan Ala siyaset yapacak olsa çoğu kişiden iyi yapardı bu işi. Efkan beyin yaptığı siyaset değil, görevdir. O sebeple onu mevcut siyasiler gibi değerlendirmemek gerekir!” Neyse kongre bitti! Bize göre değişim olmadı! Cumhurbaşkanımız ve AK Parti Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a göre önemli bir değişim gerçekleşti. Dün, Sayın Erdoğan ve AK Parti’ye her türlü ağır eleştiriyi yapanlar boynunu büküp Erdoğan’ın elini öptü ve AK Parti rozeti taktılar. Sonuç itibariyle; rota çizildi, hedef belli! Evet değerli okurlarım; her ne kadar çoğunluk “erken seçim yok” diyorsa bile ben net olarak “erken seçim olacak” diyorum. Neden mi? Erken seçim olmayacaksa ve bu kadar geniş bir parti tabanı oluşmuşsa Türkiye’nin önünde çok büyük krizler var demektir. Kabine değişimi de beni bu yönde destekleyecektir. Takdir Allah’ın… Cenabı Allah devletimizi, milletimizi, ümmetimizi ve insanlığı muhafaza etsin. Yarınlar bugünlerden çok daha iyi olacak diyenlerden değilim! Bu sebeple hem Dünya için hem Ahiret için hazırlıklara başlayın diyorum…